10
Yorum
27
Beğeni
5,0
Puan
972
Okunma
Gidişin uzun bir Sonbahardı
Ne çok bekledim bilsen ne çok
Oysa ben kapım çalınacak sanıyordum
Geçtiğinde üç gün,üç gece
Gelmedin...gülüm
Fırat gibi çağladım
Ne çok, ne çok ağladım
Benimle ağladı ağaçlar kuşlar
Sandım ki deryalarda yüzdüm
Şarkılarla avundum,şiirler yazdım sana
Susmadı penceremizde yağmurun sesi
Tadım gitti,tuzum gitti seninle
Her şeyim gitti
Varmıyor elim yapmaya yemekleri
Unuttum sevdiğin pastaları
Sen diye öpüyorum menekşelerini
İncitmeden usulca
Gözlerimin nemiyle besliyorum onları
Sana yazarken bunları
Geçmiş gecenin yarısını saatler
İçimde bir sızı var şu an da
Öyle zor ki,sensiz beklemek sabahı
Böyle bu gittiğin gideli
Mecburen yapıyorum sevdiğin çayı
Senin payını da ekleyip bekliyorum umutla
Demlendiğinde kapı çalacak
Hep ümitle bekledim, bekliyorum
Uzun zaman geçti
Demlendi çayımız yine gül kokulu, karanfilli
Ve sen gelmiyorsun
Siyah gülüm
Hadi kır artık prangaları
Açılsın zından kilitleri
Son çizik olsun duvardaki
Güneş bir başka doğsun
Evrenime bu sabah
Gel / sen
Siyah gülüm !
Şu son iki yılda
Sensiz uyumaya çalışıyorum
Makberimde hicranımla
Ya da boğuluyorum dinmeyen yağmurlarımda
Gel çıkar da gün ışığına beni
Makberler boğuluyor sağnaklarda
Gelişin umudum
Yeniden doğuşum
Olsun mu ?
Siyah gülüm !
*
Günay Koçak
onüç / 05 / 2023
5.0
100% (16)