1
Yorum
12
Beğeni
5,0
Puan
547
Okunma
Bir an dahi olsa gecende ıslak bir üşümüşlüğüm
Saçlarına ilişmiş alevlere bırakıp eğreti mısralarımı
Sağanaklarına kansam tek güz olup teninde
Geceye bırakıp küçük heyelanlarını kalbimin…
.
.
Gitmesen
Ve şehrin göçebe yalnızlıklarına
Bırakmasan beni…
.
.
Korkuları vardır kimi zaman karanlıkların
Vaktin kuytularına sokulu hançerlere eman dilenişlerinde…
Yanıbaşında mutluluğun temaşasına engel akletmeler
Biraz ötesinde sır üfürmelerine müptela bir rüzgara meftun firaklar…
Ama bir göç tutkusuna vurulu çöl kavruluşlarına ihtiraslar
Ama sessiz bir dalganın utanıp denizinden yarlara saklanışı kadar…
İşte öyle
Çaresizliğimsin sen…
.
.
Geceme vargılarımı bozguna uğrattı infiallerin…
Ve ölüme döşendi çığlığına firkatinden
Bakışlarına sinmiş yalnızlığım…
.
.
Ama her şeye rağmen
Yine de peşin sıra koşup hayallerinin ardından
Bırakıp kendimi bir kez olsun vaktin hovardalığına
Tutsam ellerinden kanıp rüzgârların gözyaşlarına
Kesilse bir tüy hafifliğinde yerden ayağım…
Kesilse
Kıskandırıp bulutları…
.
.
Yine de olur muyum ağyarın
.
.
Söyle..
.
.
Hadi söyle…
.
.
.
5.0
100% (4)