Dostlarımızın bize gösterdiği sevgiyi abartmamız, duyduğumuz minnetten değil, takdire ve sevilmeye ne kadar layık olduğumuzu herkese göstermek içindir. la rochefaucauld
redfer
redfer

denizler yana yazdı

Yorum

denizler yana yazdı

9

Yorum

25

Beğeni

0,0

Puan

937

Okunma

denizler yana yazdı

denizler yana yazdı

Peygamberimiz H.Muhammad Mustafa (s.a.v)in hatırasına ithafen yazılan
Hayat hikayesinin 127.bölümü

Allah’ın izniyle az kaldı ,bitti bitecek...
Tüm dostlara gösterdikleri ilgi ve yorumlarından dolayı çok teşekkür ediyorum



bu kitap ki
yoktan Yaratan’a özge bir sanattı o
hiçbir kelam
hiçbir söz, eş olmaz bir harfine
övgüsüne aciz kalır şiirler bile
öyle ya
karınca süleyman ile nasıl bahsedebilsin
hikayeler hakikate nasıl dönüşebilsin

bu kitap ki
rumun elbette mağlup olduğunu da
lokman’ın secde ederek hitmetle dolduğunu da
orduların ahvalini de
sebe kentinin halini de
bize dosdoğru anlattı o

öyle ya
and olsun
saf saf duranlar aşkına
bölük bölük cennete sevk edilmişlere
göğsünde imanı
nefsinde gümanı olanlara
namazı dosdoğru kılanlara
zifiri gölgeli alev saçan dumanlara
diz çökenlere
vuruşarak koşanlara
ve sad aşkına

kum tepeleri’nce zulümlere batanlara
yolundan döndürülenlere
fethi müjdelenenlere
altından ırmaklar akan
saraylar müjdelenenlere
and olsun

tur dağından yıldız doğar
ay çıkar
kıyamet çıkar
dağlar pamuk pamuk atıldığı vakit
demirleri eriten mücadeleler çatılır
bir toplanışla toplanıldığında
saf tutmak üzere toplananlar adına
and olsun

bilecekler elbet
bilecekler ebet
efendimizin adını
dönecekler mülkün Sahibine

bir kitap ki
hani yazan kalem
yazacak ya hakikati yeniden
yine o kalem ne güzel yazdı
yüksek makamlara peygamberlerin kaderini

nuh’u tufana yazdı
denizler yana yazdı
örtünüp bürüneni yazdı
gümüş tepsilerden
saçılacak cennet baharlarını yazdı

vay haline
güneş dürüldüğü
gök ayrıldığı vakit
vay haline onların sema yarıldığı vakit
and olsun göğe
ve burçlara
ve gece yıldızına
Rabb’ın pek yüce adını anarak and olsun

and olsun
incire ve zeytine
O, insanı bir nan pıhtısından yarattı
kadir gecesinde üstüne rahmet rahmet
açık bir belge olan kitabı attı
artık hızlı koşanlara
artık ,gözyaşları çokluklarının boşaldığı
yokluklara and olsun

ve and olsun
tanda sarıp bürüyen kıyamete
kutsal beldeleri kuşatan rahmete
güneşe de and olsun
geceye and olsun
ve kuşluk vaktine de

*
peygamber efendimizin veda haccından sonra
etraftan gelen müslümanlar memleketlerine dönmüşlerdi
aldıkları talimatları memleketlerine görürmüşler
halka onları anlatmışlardı

veda haccı esnasında inen
maide suresi 3 ayet-i kerime
dinin kemale erdiğini beyan ediyordu
resul-i kibriya efendimizin aynı zamanda
vefatının da yaklaştığının ifadesi oluyordu
bunu bir kısım müslümanlar sezmişti
veda haccından sonra efendimizin
hastalanması ise bunu kuvvetlendirmişti

bu esnada araplardan bazı kimseler
peygamberlik davasına kalkıştı
bunların ilki, beni ans kabilesinden
esvedi ansi diye tanınan abhele bin ka’b idi
kahin ve hokkabaz bir adamdı
sözleriyle halkı tesir altına alırdı

yemen’de ortaya çıkan bu adam
peygamber olduğunu
meleklerin kendisine vahiy getirdiğini söylüyordu
bir takım yalan, dolan ve hilelerle
yemen ahalisinden birçok kimseyi aldattı

necran halkı da ona tabi oldu
daha sonra san’a’ya gidip orayı da zapt ederek
fesad ve irtidat dairesini genişletti
yemen’de bulunan müslüman vali ve memurlar
orayı terk etmek durumunda kaldılar

hz. muaz bin Cebel
ma’rib’de bulunan
ebu musa el-eş’ari yanına gitti
sonra ikisi oradan hadramut’a gittiler
resul-i kibriya durumu haber aldı
yemen’deki müslümanlara

her nasıl olursa olsun
abhele’nin hakkından geliniz diye
haber gönderdi
yemen’deki müslümanlar bu emir üzerine
derhal harekete geçtiler

sonunda onu evinde öldürdüler
esved’in öldürüldüğü haberi
medine’ye efendimizin vefatından bir gün önce
pazar günü ulaştı
yalancı esved’in öldürülmesinden sonra
müslüman vali ve memurlar
yemen’e döndüler tekrar

yine hicretin onuncu senesinde
müseylime-i kezzab
yemame’de peygamberlik davasına kalkıştı
müseylime, daha önce
beni hanife temsilcileri ile görüşüp
müslüman olmuştu
yemame’ye dönünce irtidad etti

irtidat ettikten sonra müseylime
peygamberimiz (s.a.v.)’e ortak olduğunu
iddia etmeye ve yaymaya başladı
kısa zamanda, hokkabazlık ve sihirbazlığıyla
neni hanif ve yemame halkından
birçok kimseyi kandırıp etrafına topladı

hatta
bir ara kur’an-ı kerim’i bile taklide kalkıştı
bir takım gülünç sözler dizip
kur’an diye okurdu
uydurduğu laflardan bazıları şunlardı

ey kurbağa kızı kurbağa
ne diye nak nak
ne diye vak vak edip duruyorsun
üstün suda, altın balçıkta
sen, ne suyu bulandırabilirsin
ne de içene mani olabilirsin
yarasa, sana ölüm haberini getirinceye kadar bekle…

efendimiz
necid diyarında bulunan müslümanlara da haber göndererek
müseylime-i kezzab’ın hakkından gelmelerini emir buyurdu
resul-i kibriya’nın ebediyyet alemine irtihalinden sonra
hz. ebu bekir, halid bin velid komutasında
müseylime’nin üzerine bir ordu gönderdi
vahşi bin harb
hz. hamza’yı şehit ettiği mızrağıyla onu öldürdü

hicretin 11. senesi
sefer ayının yirmi altısı
pazartesi günü idi
resul-i kibriya’nın hastalanmasından bir gün önceydi
buna rağmen o, yine
islamın istikbal ve inkişafını ilgilendiren
tedbirler almak
gerekli teşebbüslerde bulunmakla meşguldü

bizans,
islâm devleti için her zaman
bir büyük tehlike hüviyetini koruyordu
o zamana kadar da gerekli dersi
tam manasıyla almış değildi
efendimiz o tarafa büyük ehemmiyet veriyordu

pazartesi günü
ashab-ı kirama sefer için hazırlanmalarını emretti
hedef belli idi
bizanslılarla, rumlarla muharebe
emri duyan müslümanlar evlerine dağılıp
süratle hazırlığa başladılar

ertesi gün
salı günü resul-i kibriya efendimiz
üsame bin zeyd hazretlerini huzuruna çağırttı
ona şu emri verdi

seni hazırlanan ordunun başına
komutan tayin ediyorum
süratle harekete geç
babaşehit edenler üzerine yürü
Allah, sana zafer ihsan ederse
orada fazla durma
geri dön…

bu emri verişinden bir gün sonra
aniden hastalandı
cihat için yola çıkacak ordunun
hazırlığından vazgeçmedi
bir gün sonra, perşembe günü
hasta olduğu halde
bizzat kendi eliyle sancağı hz. üsame’ye verdi

ey üsame
Allah yolunda
Allah’ın ismiyle muharebeye çık
Allah’ı inkar edenlerle çarpış buyurdu
mücahitlere hitaben de şöyle dedi

ahde vefasızlık etmeyiniz
küçük çocukları ve kadınları öldürmeyiniz
düşmanla karşılaşmayı arzu etmeyiniz
zira, ne olacağını bilemezsiniz
belki, onlar yüzünden
bela ve musibete uğrayabilirsiniz

Allah’ım imdadımıza yetiş
düşmanımızın hakkından gel
bizi onların zararından koru diye
dua ediniz
şunu da unutmayınız ki
cennet kılıçların parıltısı altındadır…

hz. üsame sancağı
büreyde bin husayb’a teslim ettikten sonra
aldığı emir gereğince karargahını cürüf’te kurdu
hazırlığını bitiren müslüman oraya koşuyordu
hz. üsame, ordusunu hazırlamakla meşguldü
müslümanlar da harbe katılmak üzere
hazırlıklarını tamamlamaya çalışıyorlardı

islam ordusunda
hz. ebu bekir,
hz. ömer,
hz. osman
hz. sa’d bin ebi vakkas
ebu ubeyde bin cerrah gibi
ashab-ı kiramın ileri gelenlerinden
birçok kimse vardı
bunların üzerine henüz yirmi yaşına basmamış
hz. üsame kumandan tayin edilmişti

bu durum
hoşa gitmeyen bazı sözlerin söylenmesine
sebep oldu
henüz yirmisine ayak basmamış bir delikanlı
kumandan tayin ediliyor
ashabın ileri gelenlerinden birçok kimse
emri altına veriliyor
bu nasıl olur

sanki bir anda hz. üsame’nin
resul-i kibriya efendimiz tarafından
tayin edildiği unutuluvermiş gibi
bir sürü söz ve dedikodu çıkmıştı
duruma hz. ömer (r.a.) muttali oldu
bu tarz sözleri sarf edenlere
gereken cevabı verdikten sonra
meseleyi gidip
hz. resulullaha (a.s.m.) intikal ettirdi

peygamberimiz (s.a.v.)
yakalandığı hastalığın şiddetinden
yatağında yatmaktaydı
haberi alır almaz
kızgınlığının ifadesi yüzünde belli oldu
sargılı başı ile yatağından kalktı
ashabın yardımıyla mescide giderek minbere çıktı
Allah’a hamt ve senada bulunduktan sonra
şöyle buyurdu

ey insanlar
üsame’yi kumandan tayin ettiğim için
bazılarınızın ileri geri konuştuğunu duydum
benim üsame’yi
kumandan tayin etmeme itiraz ediyor gibisiniz
daha önce üsame’nin babasını
kumandan tayin ettiğim zaman da
aynı şeyi yapmıştınız

vallahi, nasıl baba
kumandanlığa layık olduğunu göstermişse
üsame de babasından sonra
kumandanlığa layık bir kimsedir
babası nasıl en sevdiğim biri idiyse
üsame de en sevdiğim kimselerden biridir

o da, babası da
her türlü hayrı işleyebilecek
yaratılışa sahip kimselerdir
onlardan hayırlı işler bekleyiniz
muhakkak ki üsame
sizin hayırlı olanlarınızdandır
bu işe ehliyetli birisidir

bu hitabesinden sonra minberden inip
hane-i saadetine girdi
islâm ordusuna katılacak müslümanlar
birer ikişer gelip kendisiyle vedalaştılar
efendimiz onlara
üsame’yi gönderme işini ihmal etmeyiniz…
diyordu.

hatta
bir ara dadısı ve hz. üsame’nin annesi
hz. ümmü eymen hane-i saadete gelip
ya resulallah üsame’yi
bir süre karargahında bıraksan olmaz mı deyince

efendimiz aynı sözleri tekrarladı
üsame’yi gönderme işini ihmal etmeyiniz
onu gönderiniz
bu kesin emir üzerine
müslümanlar karargaha gittiler

fahr-i alem efendimizin
bu fani dünyayı terk edeceği gün
saat be saat yaklaşıyordu
bir gece yarısı ansızın
hane-i saadetinden çıktı
hz. aişe validemiz
ya resulallah nereye gidiyorsunuz
diye sordu

resul-i ekrem
baki mezarlığında medfun bulunan
ehlim için istiğfar etmek üzere emir aldım
oraya gidiyorum
diye cevap verdi

yanında azatlı kölelerinden
ebu rafi ve ebu müveyhib vardı
baki mezarlığında kabirler arasında
uzun bir müddet durarak
dua ve istiğfarda bulundu

sonra ebu müveyhib’e dönerek
yakında ebedi aleme gideceğini
baki-i hakikinin cemaliyle müşerref olacağını
şöylece ifade buyurdu

ey ebu müveyhib
dünya hazinelerinin anahtarları ile
ahret nimetlerini seçme hususunda serbest bırakıldım
ben de ahret nimetlerini tercih ettim

bu sözleri duyan ebu müveyhib’in
birden nutku tutuldu
yalnız gözü değil
bütün duyguları, ruhu, kalbi
bir anda ağlamaya başladı
bu manalı ziyaretten sonra resul-i kibriya
hane-i saadetine geri döndü

uhud şehidleri için de
dua ve istiğfarda bulunması
efendimize emredilmişti
bu sebeple bir gün uhud’a gitti
orada şehit olan en güzide sahabileri için
uzun uzun dua etti

oradan döner dönmez
mescid-i saadete vardı
minbere çıktı
müslümanlara hitaben

ben, sizin
kevser havuzuna ilk kavuşanınız
ve sizi ilk karşılayanınız olacağım
ben, sizin hakkınızda
benden sonraki müşrikliğe
dönersiniz diye korkmuyorum

fakat ben
sizin hakkınızda dünyaya kapılır
onun için birbirinizi kıskanır
birbirinizi öldürürsünüz
bunun neticesi olarak
sizden öncekilerin yok olup gittikleri gibi
siz de yok olup gidersiniz, diye korkuyorum…

resul-i ekrem adetleri gereği
hz. meymune’nin evinde bulunuyorlardı
hasta olmasına rağmen
ailelerinin hakkına son derece riayet ediyordu
burada efendimizin ateşi birden yükseldi
davet ettiği bütün hanımları
etrafında mahzun ve kederli duruyorlardı

yarın hanginizin evine gideyim diye sordu
bu sualini bir kaç kere tekrarladı
hiçbir hanımından cevap gelmedi
bunu sormasındaki maksat
hastalık günlerini
hz. aişe validemizin evinde geçirmeyi
arzu etmiş olmasındandı

peygamber efendimizin bu arzusunu
ezvac-ı tahirat ferasetleriyle anlamada gecikmediler
ittifakla hz. aişe validemizin evinde
kalmasını uygun buldular

peygamber efendimiz
hz. meymune’nin evinden çıkarak
bir eli hz. ali’nin
diğer bir eli hz. abbas’ın omzunda
onların yardımı ile
hz. aişe validemizin evine geldi

redfer

Paylaş:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Denizler yana yazdı Şiirine Yorum Yap
Okuduğunuz Denizler yana yazdı şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
denizler yana yazdı şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
deniz_tayanç1
deniz_tayanç1, @deniz-tayanc1
23.1.2023 15:32:56
Üsame İslam'da bir kutlu isim
Allah Rasulünden bir mutlu isim
Üsame değer üstü, değerdir bizce
Allah Rasulünden bir sırlı isim

Allah Rasulüne salât ve selâm olsun.
Aline ashabına selâm olsun.
Üstadım Allah razı olsun.

Çok saygımla.
Işık  Mehmetali
Işık Mehmetali, @isikmehmetali
22.1.2023 20:08:56
Şiiri ve ustasını kutluyorum
Emeğine yüreğine sağlık
______________________________Selamlar
TUĞAL  KÖSEMEN
TUĞAL KÖSEMEN, @tugalkosemen
22.1.2023 19:27:22
Nasıl bir yaşam ve nasıl bir mücadelelerle geçmiş kutsal bir ömür...
Arı-duru,tertemiz bir ruh ve vicdan...
Ve kutsalın en kutsalı bir iman.
Alemlerin sevgilisi Hz.Muhammed (s.a.v.)
Yüce Yaradan'ın ona verdiği görevleri yerine getirmiş olmanın huzuru ile ebedi aleme hazırlık...
İçimde biraz burukluk ve hüzünler eşliğinde okudum bu bölümü.
Her zaman takdir duyguları ile feyz alarak,nasiplenerek imrenle okudum bu bölümü.Değerli gönül dostu Sn.redfer,kutlarım engin gönlünüzü,etkin kaleminizi,selam ve saygıyla...esenlik dilerim.

TUĞAL KÖSEMEN tarafından 1/24/2023 10:50:05 AM zamanında düzenlenmiştir.
deniz_tayanç1
deniz_tayanç1, @deniz-tayanc1
22.1.2023 16:05:32
Ne ağır imtihan, ne ağır dava
Dikkatler doğruldu, Resullulaha
Resullulah ağdı, menzil Uhuda
Tüm halini sundu, Rahîm Rahmân'a

Efendimiz Muhammed'e salât ve selâm olsun.
Aline ashabına selâm olsun.
Allah razı olsun Üstadım.

Çok saygımla Üstadım.
ŞÜKRÜ ATAY
ŞÜKRÜ ATAY, @sukruatay
22.1.2023 15:30:51
“Allahümme salli alâ Seyyidinâ Muhammedin ve alâ âlihî ve sahbihî ve bârik ve sellim”
Cenab-ı Hak bizleri Yüce Resûl'ümüzün (sav) şefaatine nail olanlardan eylesin inşallah 🙏
"Bir hayalim vardı
Alemlerin Efendisinin hayatını bir eser haline getirmek" Rabbim nasip etsin inşaallah.
Sayısız şiirlerinizle bizlere Yüce Resûl'ümüzü (sav) her zaman hatırlattığınız için Allah râzı olsun.
Sonsuz selam ve dua ile.
Allah'a emanet olun.
AZAP
AZAP, @azap
22.1.2023 14:16:15
dini İslam adına anlam ve anlatımı ile duygu ve anlam yüklü çok nefis bir gönül sesi daha dost kutlar esenlikler dilerim...
Aygün Deniz
Aygün Deniz, @aygun-deniz
22.1.2023 14:04:52
Hocam kutluyoruz teşekkür ediyoruz bu güzellikleri bizlere sundugunuz için.

müzikler ise bir başka aleme götürüyor bizleri.

Saygılarımla her daim.
Aygün Deniz
Aygün Deniz, @aygun-deniz
22.1.2023 14:03:33
Hocam kutluyoruz teşekkür ediyoruz bu güzellikleri bizlere sundugunuz için.

müzikler ise bir başka aleme götürüyor bizleri.

Saygılarımla her daim.
Osman NALBANT
Osman NALBANT, @osmannalbant
22.1.2023 13:38:08

bu kitap ki
yoktan Yaratan’a özge bir sanattı
hiçbir kelam
hiçbir söz, eş olmaz bir harfine
övgüsüne aciz kalır şiirler bile
öyle ya
karınca süleyman ile nasıl bahsedebilsin
hikayeler hakikate nasıl gidebilsin


*** DENİZLER YANA YAZDI *** şiirini, beğeniyle okudum. Nice güzel şiirlere diyor, Şair Arkadaşımı içtenlikle KUTLUYORUM...
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL