"Aşk sırrını ifşa edenin ferman-ı,
iki cihanda yanmaktır.."

Dildâdem

Varsın bildiğim tüm kapılar
birer birer,
yüzüme kapansın Dildâdem

Varsın
binbir hevesle gezip dolaştığım,
adına dünya denilen
o flu seyir perdesi,
çekilsin g’özümden.

Varsın sokak aralarında
işaret parmaklarının,
yana yakıla gösterdiği
ilk taşın muhatabı,
ben olayım.

Varsın saçlarımdan
zorla sökülsün.
Anamın kokusuna bulanmış,
çocukluğumdan tek yadigâr,
son kurdelam.

Ben ki;
bir tek yol bilirim Dildâdem,
gözlerinden ta-a mahşere kadar uzanan.

Bendimi yıkan asiliğimin sühûleti,
yalnızca senin ellerindedir bilirim.

Bilirim Dildâdem,
bir sır vardır bende, benden öte.
Adınla başlayıp,
adınla biten.

Bir de,
her gece
hasretle temaşa eylediğim,
mâh cemalin.

Ve yine,
Bilirim ki
bedelini canımla ödediğim gülüşlerimin sadakası,
lebinden sineme dökülen,
aziz kelâmındır Dildâdem.

Eyy benim ömrüme,
usta bir nakkaşenin
ellerinden çıkan,
kıymetli bir nakış gibi
ince ince işlenen
nâif kaderim.

Eyy kaybolup giden dünlerimin tek hatırası.
Kalan günlerimin, yoldaşı bellediğim.

Varsın;
Kapansın artık Dildâdem,
dünya denen z’illetin perdesi.

İncinen ücrâmda,
bâki kalan
selâmın mukaddes.

Dua’n,
kabul buyurulana değin
arşımda emanettir.

B i l e s i n

.
.
.

Ruhu Azade