Para, gübre gibi etrafa yayılmazsa işe yaramaz. baco
redfer
redfer

kaf .ha .ya. ayın. sin .aşkına

Yorum

kaf .ha .ya. ayın. sin .aşkına

( 19 kişi )

9

Yorum

29

Beğeni

5,0

Puan

737

Okunma

kaf .ha .ya. ayın. sin .aşkına

kaf .ha .ya. ayın. sin .aşkına

Peygamberimiz H.Muhammad Mustafa (s.a.v)in hatırasına ithafen yazılan
Hayat hikayesinin 46.bölümü




gece alacası bir zamanda duygularımızı çaldırdık
son şafak kızılında
ruhumuza üflenen hayallerimiz nerede
yağmalanmış kuyulara düşüremediğimiz yağmurları
kör sıtmalarımıza serinlik diye yağdıranlarımız nerede
kaçışlarımızın ardından avuçlarda yalnızca
bir damla gözyaşı olup yananlarımız nerede

ışıksız gecelerde
aydınlıklarımız kara düşüncelerle karanlık dehlizlere kilitleniyor
bir bir dökülüyor yanılsamalarımız utanç bellediğimiz seherlere
kalbur kalbur eleniyor
yorgun, solgun ve küskün zamanlar yerlere
yangınlar çalınıyor bahtımıza
alevi olmayan yangınlar...

münzevi gecelerde ışık ışık sönüşüdür
yorgun bulutlar arasında her yıldız
adı güzel süvari’nin berk urarak koşan
burak’ının nallarından çil çil serpilen
hüzünlü desenler dokuyan mistik rüyalarımız nerede

gecelerimizden uzun uyku sesleri geliyor
kovasız kuyularda yusuflar ağlaşıyor
taze gelinlerimizin köhnemiş çeyizlerinden
kuru lavanta taneli hayaller düşürüyor
dudaklardan yıldız yıldız parlayan gülüşler sökülüyor
yüreğimizin saçaklarından dökülen
belki de senelerce söylenecek sözlerimiz nerede


bisetin 13. senesi hac mevsiminde
kur’an muallimi mus’ab bin umeyr hazretleri
hem medine’deki islami gelişmeyi
bizzat peygamber efendimize bildirmek
hem de haccetmek üzere
evs ve hazreç kabilelerine mensup
ikisi kadın yetmi beş müslümanla mekke’ye geldi

mescid-i haram’da
amcası hz. abbas’la oturan efendimizin yanına vardılar
bir teklifte bulundular
ya resulallah… biz oldukça kalabalığız
seni yanımıza almak
size yardımcı olmak
uğrunuzda canımızı feda etmek
zatınızı da esirgeyip korumak üzere
söz birliği etmiş bulunuyoruz.

bu hususta sizinle
daha geniş konuşmak için nerede buluşalım
resul-i kibriya, yine akabe’de buluşmayı uygun gördü
buluşma, gece yarısı olacak
kimseye duyurulmayacaktı

hatta karargahlarından ayrılırken de
dikkatleri çekmemek için
küçük küçük gruplar halinde
akabe’ye geleceklerdi

medineli Müslümanlar talimat gereği
gece yarısı hiç kimseye hissettirmeden
kimsenin dikkatini çekmeden
akabe yanındaki vadide bir araya geldiler

peygamber efendimiz de
henüz müslüman olmamış amcası hz. abbas ile geldi
hz. abbas’ın maksadı
yeğenini bu mühim meselede yalnız bırakmamak
yapılanları ve verilen sözleri bizzat görüp işitmekti

medineli müslümanlar bizzat peygamberimizin
konuşmasını istiyorlardı
ya resulallah sen konuş
kendin ve Rabbin için arzu ettiğin ahdi al

medinelilerin önderi durumda ki
es’ad bin zürare hazretleri
efendimizden konuşmak için müsaade aldı
ve şöyle dedi

ya resulallah, her davetin bir yolu var
o yol ya kolay olur,
ya da zor
bugün senin yaptığın davet
insanların çok güç kabul edecekleri çetin bir çağrıdır

sen, bizi takip ettiğimiz dini bırakmaya
kendi dinine tabi olmaya davet ettin
bu çok güç ve zor bir işti
buna rağmen
biz bu teklifini kabul ettik

biz yurdumuzda,
şerefli ve her tecavüzden korunmuş
amcaları tarafından
düşmanlarına teslim edilmek istenilen bir zatın
hatta kendimizden başka hiçbir kimsenin de
hakim olmak için göz dikemeyeceği bir topluluktuk
çok zor bir iş olduğu halde
biz senin bu yoldaki teklifini de kabul ettik

halbuki, bütün bunlar
Allah Teala, doğru yolu bulma azmini
sonunda hayra ulaşma ümidini ihsan etmedikçe
insanların hiç de hoşlanacakları şeylerden değil
biz bunları dillerimizle ikrar
kalplerimizle tasdik
ellerimizi uzatmak suretiyle de kabul ettik

Allah’dan getirdiklerine bilerek ve inanarak
sana biat ediyoruz
biz, Rabbimize ve Rabbine biat ediyoruz
Allah’ın kudret eli, ellerimizin üzerindedir
kanlarımız kanınla
ellerimiz elinledir.

kendimizi, evlatlarımızı, kadınlarımızı
esirgeyip koruduğumuz şeylerden
seni de esirgeyip koruyacağız
eğer, bu ahdimizi bozarsak,
Allah’ın ahdini bozan bedbaht insanlar olalım

es’ad bin zürare hazretleri konuşmasının sonunu
şöyle bağladı,
ya resulallah…
kendin için arzu ettiğin ahdini bizden al
Rabbin için de istediğin şartı koş

resul-i ekrem efendimiz, önce onlara
kur’an-ı kerim’den bazı ayetler okudu
onları Allah’a davet
islamiyete teşvik ettikten sonra,
kendisi ve Rabbi için arzu ettiği hususları
şöyle sıraladı

yüce Allah için size söyleyeceğim şartım şudur
ona hiçbir şeyi eş ve ortak koşmadan ibadet etmenizdir
namazı kılmanız, zekatı vermenizdir

kendim için isteyeceğim ise şudur
Allah’ın peygamberi olduğuma şahadet etmenizdir
kendinizi, çocuklarınızı ve kadınlarınızı
koruduğunuz şeylerden beni de korumanızdır

abdullah bin revaha söz alır
ya resulallah.
bunları yaparsak, bize ne var
resul-i ekrem
cennet var.
bu cevabı alınca
sevinçten pırıl pırıl parladı gözleri
bu kazançlı ve karlı bir alışverişti

sonra peygamber efendimize,
ya resulallah…
sana nasıl biat edelim, söz verelim
efendimiz,
Allah’tan başka ilah bulunmadığına
ve benim de Allah’ın resulü olduğuma şahadet getirerek

namazı kılacağınıza, zekatı vereceğinize
sözlerime itaat edeceğinize
emirlerime tamamıyla boyun eğeceğinize
darlıkta da varlıkta da
muhtaçlara yardımda bulunacağınıza

hiçbir kınayıcının kınamasından korkmaksızın
Allah yolunda
Allah için
hak ve gerçeği söyleyeceğinize
iyiliği emredip, kötülükten alıkoyacağınıza
biat etmeli,
bana kesin söz vermelisiniz.

şahsıma gelince,
bana her yönden yardım edeceğinize
yanınıza vardığımda, kendinizi, kadınlarınızı
ve çocuklarınızı esirgeyip koruduğunuz şeylerden
beni de esirgeyip koruyacağınıza
kati söz vermelisiniz

sonra resul-i kibriya efendimiz onlara
aranızdan, her hususta
kavimlerinin benim yanımda temsilcisi olacak
on iki kişi seçiniz
musa da israiloğullarından on iki temsilci almıştı.

hazreç kabilesinden dokuz,
evslilerden üç temsilci seçtiler
temsilcilerin hepsi de
medine’nin ileri gelen hatırı sayılır kimselerdi
ve okuma yazmasını bilen alim zatlardı

peygamber efendimiz
seçilen temsilcilere şöyle dedi
havariler, meryemoğlu isa’ya karşı
kavimlerinin kefili oldukları gibi
siz de sizden olanların kefilisiniz
ben de mekkeli muhacirlerin kefiliyim
evet.. deyip tasdik ettiler oradakiler

resul-i kibriya efendimiz,
on iki temsilci seçildikten sonra
es’ad bin zürare hazretlerini de
seçilen on iki temsilcinin başkanı tayin etti
temsilciler, temsil ettikleri topluluklarla konuşup
biatı anlattılar

resul-i ekrem efendimiz, mübarek ellerini uzattı
medineliler teker teker biat ettiler
yapılan biat bir manada
medineli ve mekkeli müslümanlar arasında bir ittifaktı

biat, gecenin karanlığında
çağrılanların dışında kimsenin göremeyeceği
tenha bir yerde cereyan etmişti
biat biter bitmez kulaklarına bir ses geldi
ey kureyş
muhammed ile atalarının dininden çıkmış medineliler
sizinle savaşmak için toplanıp sözleştiler

gecenin karanlık ve sükutunu yırtan bu ses
kimindi ve nereden geliyordu
herkesi bir merak ve telaş sardı
bu ses, münebbih bin haccac’ın sesiydi
efendimiz …bu akabe’nin şeytanıdır dedi
medineli müslümanlara
derhal konak yerlerinize dönünüz emrini verdi

medineli abbas bin ubade,
ya resulallah…istersen sabah olur olmaz
kılıçlarımızı kınından sıyırır
mina’da bulunan halkın üzerine yürür
onları kılıçtan geçiririz

resul-i ekrem,
henüz sabır silahını kullanmakla vazifeli idi
hayır, hayır…
bize henüz bu şekilde hareket etmemiz emir olunmadı
hepiniz yerlerinize dönünüz
medineliler de konak yerlerine döndüler

sabah olunca,
durumu sezmiş bulunan kureyşli müşrikler
kendilerince mahiyeti henüz meçhul bulunan hadiseyi
tam öğrenmek üzere tahkike başladılar
kendileri gibi putperest medinelilerden sordular

yemin ederek..öyle bir şey olmadı
biz, böyle bir şey bilmiyoruz dediler
medineli müslümanlar
doğru yolun sükut olduğunu düşünerek
tek kelime söylemediler

hac mevsimi sona erince
yurtlarına geri dönmek üzere
yola koyuldular
yurtlarına dönen medineli Müslümanlar
artık dört gözle muhacirlerin
resul-i zişan efendimizin
yolunu bekler oldular.


kaf …ha ..ya …ayın…sin…aşkına
siz ey, evvelce kömür karasında yalan
sonra gönül yarasında parlayanlar
siz zambak zambak...
hani siz dolaşırdınız semalarımızda

siz ey,
düşmanlar iken birbirinin ışığında
dost olan yıldızlar
hani siz firuze akşamların
reyhan reyhan açan çiçekleriydiniz
atlas bahçelerde

hani,
noksanları tamamlanınca bir bir parlayanlar
hani siz kol kola girdiğinizde
saadetin çağı asumanlarımızdınız
yerdeki kervanlarımızın adıydınız

açamayan goncaların karanlık tarlasında bir çolpan
karanlığın kudurmuş ağzında bir sitareydiniz
gökleri ayakta tutan dağlar gibi bir demirkazık
umutları hüzünle büyüten bir kervankırandınız
hani…

nakaratı unutulmuş müzdeviç şarkıların
al al rengiyle dokunan aşkın
gülümseyişleri vursun yüzlerimize artık
nur içinde nur olsun
gecelerin sesleri ekilsin yüreklerimize
sürur üzre sürur olsun
mesrur üzre mesrur olsun ruhumuz

göğe bakanlarımıza bir kez olsun yüz gösterin
sabahlara yakın düşsün artık aydınlıklarımız
nerede bir biçimli güzellik varsa
hep sizinle biçsin şirazesini
nerede bir ahenkli sanat varsa
sizinle ölçsün endazesini

güzelliğin hakiki sevenleri
sevecekleri hakiki güzelliği
sizinle tanısınlar ve sizi ansınlar
yaşasın sizin için
ağlayan her seher yeli
sizin için
yağan her yağmur tanesi

redfer

Paylaş:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Şiiri Değerlendirin
 

Topluluk Puanları (19)

5.0

100% (19)

Kaf .ha .ya. ayın. sin .aşkına Şiirine Yorum Yap
Okuduğunuz Kaf .ha .ya. ayın. sin .aşkına şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
kaf .ha .ya. ayın. sin .aşkına şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Kemal Karapıçak
Kemal Karapıçak , @kemalkarapicak
7.11.2022 11:38:14
5 puan verdi
Allah razı olsun hocam duyarlı yüreğine sağlık çok güzel.
Saygı ve sevgilerimle selamlıyorum Allah'a emanet olunuz
Nurettin GÜLBEY
Nurettin GÜLBEY, @nurettingulbey
7.11.2022 02:31:47
5 puan verdi
Tebrikler Saygıdeğer Üstadım...Anlamlı ve güzel bir şiir,kutlarım...Selam ve saygılarımla...
deniz_tayanç1
deniz_tayanç1, @deniz-tayanc1
7.11.2022 01:58:27
5 puan verdi
Akabe kutlu bir andır.
Resulüne feda candır.
Her kelâmı, dilinden dökülür.
Hakikat gidilen rah'dır.

Yücelerden yücesin
Kimse bilmez nicesin
Ay görklü Tanrı

Allah razı olsun Üstadım.
Sayiniz aziz olsun Üstadım.
İhya olduk çok.



deniz_tayanç1 tarafından 11/7/2022 2:06:30 AM zamanında düzenlenmiştir.
Osman Akçay
Osman Akçay, @osmanakcay
7.11.2022 00:37:42
5 puan verdi
Şiiriniz için tebrik ediyorum.
Kaleminize gönlünüze sağlık.
Her daim esenlikte kalın.
Saygılarımla.
Kardelen çiçeği
Kardelen çiçeği, @kardelenc-i-e-i
7.11.2022 00:01:33
5 puan verdi

güzelliğin hakiki sevenleri
sevecekleri hakiki güzelliği
sizinle tanısınlar ve sizi ansınlar
yaşasın sizin için
ağlayan her seher yeli
sizin için
yağan her yağmur tanesi,


Yine çok güzel yine çok manidardı hocam...
İhlaslı yürek sesinize gönül dolusu tebrikler.
Sonsuz saygı ve selamlarımla...
Işık  Mehmetali
Işık Mehmetali, @isikmehmetali
6.11.2022 23:06:21
....Şiiri ve ustasını kutluyorum
Emeğine yüreğine sağlık
__________________________________________Selamlar
ABDULKERİM KAYA
ABDULKERİM KAYA, @abdulkerimkaya
6.11.2022 22:22:49
5 puan verdi
Çok güzeldi,çok çok acıklıydı,
öğüt,sevgi ve iözlem vardı,
Hakikat vardı,
o çok güzel yüreğine sağlık Üstadım ,
ders vericiydi,akıcı anlamlı
düşündürücüydü
kutluyorum Dualarımla selamlarımla
ŞÜKRÜ ATAY
ŞÜKRÜ ATAY, @sukruatay
6.11.2022 22:18:07
5 puan verdi
Cenab-ı Hak bizleri Yüce Resûl'ümüzün (sav) şefaatine nail olanlardan eylesin inşallah 🙏
"Bir hayalim vardı
Alemlerin Efendisinin hayatını bir eser haline getirmek" Rabbim nasip etsin inşaallah.
Sayısız şiirlerinizle bizlere Yüce Resûl'ümüzü (sav) her zaman hatırlattığınız için Allah râzı olsun.
Sonsuz selam ve dua ile.
Allah'a emanet olun.

Osman NALBANT
Osman NALBANT, @osmannalbant
6.11.2022 22:16:26
5 puan verdi

*** kaf .ha .ya. ayın. sin .aşkına *** şiirini, beğeniyle okudum. Nice güzel şiirlere diyor, Şair Arkadaşımı içtenlikle KUTLUYORUM...
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL