1
Yorum
6
Beğeni
5,0
Puan
465
Okunma
Çocuklar ağlarken bebekleri siyah ela gözleriyle
Kadınların boynu bükük ve elmasları sahte
Öyle bir zamandı ışık parlıyordu
Eylül ayında ilk kezdi belki, ışığın parlayışı
Sendin yaşlar döktüren gözlerimden
Sonra Shakespeare bir sone yazdı
Sen o soneydin, kendini okudun
Acı sularda boğulmuş sesinle
O ışıktır beni hayatın kaynaklarından koparan
Ben, onun beni aydınlatmasını beklerken
Bilmem kaç kez bekledim yüzünde ruhunu görebilmeyi
Her kelimene, tanklara su yükleyen işçiler gibi
Her kelimene anlam yüklemeyi
Ve bilebilmeyi, kalbinde yer aldığım tarihi
Bilebilmeyi, varolmayan bir olayın varolmamış tarihini
O ışık hala parıldarken gözlerimde.
Gözlerimi kamaştıran omuzların ve uzun ellerin
Bilmiyorum yaşlar dökülür müydü gözlerimden...
Ruhum anlam kazanır mıydı
Eğer sen bir istisna olmasaydın
5.0
100% (3)