10
Yorum
61
Beğeni
5,0
Puan
879
Okunma

Her anımda
Uzak bir şehrin hüznü
Gözlerim dalgın mavilere bakar
Başa çıkamam
Hatıralarımdan çıkıp gelen eprimiş duygularımla
Serin bir mayıs rüzgârıdır
Balkonumdaki en kıymetli ziyaretçim
Kadife karanfillerin kokusu karışır
Kahvemin kokusuna
Üç yanımda adı üç harfliler
Sıyırıp atamam içimden
Bir başkent akşamının pişmanlığını
Ürpertili sözcükler dökülür bazen dilimden
Bir sır perdesinde
Siyah beyaz da olsa
Bir filmin kareleri akmaya başlar
Cevap bulamasam da
Ben mi anlatamadım
Yoksa sen mi anlamadın sorusuna
Sen telaşlı kaçışlarımda sığındığım
Sevgi sokağı olursun hep
İşte o an
Yüreğim kelebek kanadı kadar naif
Titreyen dudaklarımdan dökülen
Ürpermiş sözcüklerimle
Bulutuna yağmur olurum
Bir başkent akşamının
Kendimle konuşma hallerim çoğaldı
Şiir yazmayı becerebilseydim
Sen benim kalbim,
Sen benim soğuk gecelerde sıcak yatağım
Sen benim huzur bulduğum
Seni kimselere değil de
Sağ gözümden sol gözüme emanet ederken bile
Burnumun direğini sızlatanımsın derdim
Düşünmekte başlamanın yarısıymış ya
Uçan sözlerle değil kalıcı kelimelerle
Seni beni bizi
En çokta başkentin aşk halini yazmaya başlayacağım
Ve mutlaka yazmalıyım
Bu güne kadar sana duyuramadığım içimin çığlıklarını
Yazmalıyım ki
Belki karşına çıkarlar bir başkent akşamında
Bir şarkının notalarında
Ya da bir gazetenin şiir köşesinde
#hüzünlükent
5.0
100% (34)