5
Yorum
18
Beğeni
5,0
Puan
989
Okunma

And olsun, yerin göğe ulaştığı zamana
Ak süte kırmızı kan bulaştığı zamana
Kulağımın duymayıp dilimin tutulduğu
Gözümün karanlığa alıştığı zamana
Akıp gidiyor aylar; Ocak, Ağustos, Ekim
Üstüne titrediğim babam ölsün ki tekim
Yokluğunun heybesi doldu taştı nitekim
Kavuştum hasretinin yılıştığı zamana
Heyhat! İndi baltalar sabırdan direğime
Savunmasız cengi bu aklımın yüreğime
Yine bir ağrı girdi sol omuz küreğime
Dinmez ayın güneşe iliştiği zamana
Delikanlı düşlerin hayli durulmuş gibi
İçinde milyonlarca martı vurulmuş gibi
Kül karası gözlerin yine kurulmuş gibi
Vuslatın zelzeleye çalıştığı zamana
Ya sevindir sevinçten ezilerek gideyim
Ya gelip öldür artık üzülerek gideyim
Bedenim bir kuş olsun, süzülerek gideyim
Ruhumun ruhun ile buluştuğu zamana
Filiz Yüksel
5.0
100% (7)