Erotizmin ilah arayan tasasız görüşleriyle
Peri bacalarından esen halıya sarılı bir martıyken
Bir balıkçı kasabasının aşkına girdi
Bir martıdan gelen duayla dirilişine haykırdı
Sevdalı bir bakışla onurunu yalardı
Okyanusa açılan bir şarkıya sevincini araladı
Girit adasının özlemiyle uykusuz düşleyen gözlerinde
Tütünle yaşadığı ölümsüzlüğünü kutsadı
Zevkin doruklarında ilk hülyasına giren trajik bir
dostluktu
Balıkçı kasabasının yüreğini duyardı
Serçeler dolgunlukta bakışırken umuda yaslanan
horozlar öttü
Sabahın dalgalara verdiği hasretli çakıllar adaya vurdu
Duyarlı bir yıla geçitti hepsi
Aklının uygarlığında
Sakal bıraktı gürbüz şaşkınlığına
Dengesizlik yoğunluğuna engelken belki de
Bir Budist’in verdiği yetim öğütlerle
Dili bağrını araladı
Tek yorum farkı değişmeyen şarkı sözleriydi
Anadan doğma çıplak bir şairdi
Simgesel denemeler uğruna
Sinesini yaradılışın verdiği mistik oraklarda dinlerdi
Dudakları aralandı, belkemiği fark etti
Pelikanlar arkasından asrın simgesine dolandı
Gelinlik üzerinde asrın geçidine ulaşan kadınlar
Bolluk ayinine karşı hayranlık dağıtırken
Girit adasına ulaşan aşklarda balıkçı olmak şarttır
Stockholm´de özgün bir dille yaşamak
medeniyete uzanan çapkınlıktır
Girit farkına giren her göğsü dayanıklı kadın
yufka yüreğinde bakireydi
İsveç erdeminde erkekler
Irktan da evvel sanata davet yaşar
Günahı yargılayan şiirler bilir hedefini
Mahşerin çanına bir adım daha eklerim şuurumda
Şu sıralar
Kalbim beni nefesime sürükler.