2
Yorum
11
Beğeni
5,0
Puan
471
Okunma
meyhaneci,
bana bir ellilik bi de..
şu göğsümde dönüp duran şarkıyı
koy teybe..
insanlar uzaya gidiyor,
bana kalsa ben
yerin dibine gireceğim
- bi kaç kat -
sanki içimde biri bir serçeyi vuruyor
binlerce kez yeniden
kiraz ağacından düşüyor serçe
ellerimde kurşun sıcaklığı
tenimi yakıyor.
sırtımda bir çocuk ağlayıp duruyor
ölene dek taşıyacağım ızdıraplı bir yük
bir sancı karnımın içini kemiren
bir ağıt
bu yüzyılın dilinden başka dilde
yalnızca ikimizi öldüren...
meyhaneci!
rakıyı tazele...
şuramda sevdayı güzel anlatan bir ozan
kırılmış sazının tellerine o ölü serçeyi çiziyor
az ötesinde yakmış ateşini
neredeyse çiğ yiyecek
bütün güzel kuşları bir zalim.
bu kendimin iki yüzlülüğü
midemi alt üst ediyor.
ne güzel bilirdim ben de biliyor musun ?
beni böyle sen yaptın demeyi
ama gel gör ki benim badem çiçeğim...
beni böyle ben yaptım.
oturdum yonttum güzellikleri
elimde kırık bir dal kalıncaya dek..
şimdi ne yana dönsem rahat yatağımda
o dalın bir ucu kalbime batıyor.
ve bir serçeyi daha vuruyor
içimdeki kötü adam.
ve bir ateş daha yakıyor alelacele..
meyhaneci!
rakıyı tazeleye...
romantik filmlerden arakladığınız
parkeli aşklar sizin olsun,
ben bir çocuğu arıyorum şu kadehlerin dibinde
koynunda yeşil yazma, çantasında soğan
hasretin şarkısı akıp gidiyor
güneş yanığı yanaklarından...
hem hiç serçe vurmamış
hem sevdaya olgun,
dünyaya ham..
meyhaneci!
kapat o şarkıyı..
ve n’olursun beni
kalbimden vur.
bunca yılın hatırına.
5.0
100% (4)