2
Yorum
9
Beğeni
5,0
Puan
337
Okunma
Farid’in Eşsiz Solosuyla...
Bunca gürültünün içinde
Beni delirten bir sessizlik kıvranıyor içimde
Doğuran bir kadın gibi sancı çekerek,
Gırtlağıma çökerek yağmuru hatırladıkça...
Sana çiçeklerden haber getirmek isterdim
Baharın avucunda başladığını
Ve yeşermek kelimesinin en çok sana yakıştığını
Ne kadar solarsan sol, bir yağmuru hatırlamanın
En çok seni canlandırdığını bil diye..
Ve bu mavi yaz sabahlarının
Doğan en güzeli güneşinin sızdığını gözlerinin içinden...
Sevgilim...
Usandığımı sanma sana yazmaktan
Fakat sana yazmaktansa yeğlerim artık parmaklarımın kırılmasını
Çünkü içimde parçalanmış camların üstünde yürüyen
Yalın ayak o çocuğun yaraları tazeleniyor
Seninle yakalandığımız yağmuru hatırladıkça...
Ve ne zaman yağmuru hatırlasam
Göğsümün orta yeri hep kan revan...
Üst üste koysam bir yuva olacak kadar çok
Hasret biriktirdim içimde bilmiyorsun!
Bilmiyorsun ayakkabılarımı giyerken
Çayın altını yakarken ve ekmek alırken
Ne çok hatırladığımı seni...
Ve bilmiyorsun sen içinde beni çoktan gömmüş bir kadının
Saçlarını taradığımı her akşam,
Her akşam o pencere kenarında
Ilık bir rüzgar gibi şarkı söylediğimi o kadına usulca..
Sonra kilitlediğimi hasret sandığımı
Kurtulmaya çalışırcasına..
Oysa hasret dediğin şey sevgilim,
Koyu gri kapısıdır evimin..
Nereye gitsem, ne kadar gitsem
Yağmuru hatırladıkça hep dönüp geldiğim...
5.0
100% (5)