Geldi geçiyor turfanda mevsimi
Göğsünde açmadık goncaların hesabını bana sorma
Bahtıma buğuz eden acılarla, ıskatını vermişim hecelerimin


Peş peşe şiirler yazıyorsam sebebi sahipsizliktir
Ak alınlarda gri yazma pulları
Açlığın makamı olmasa da isyan diye bir doruk var iman dağlarında


Sevgi, vergi, yergi
Albızlar alıp gitsin dili ihtiyaç ihtiyatımızı
Şah demekten utanıyorsa susmayı da bilmeli bazen insan


Cezası yok tövbenin, halini bilmediğin yola çıkmak
Dök ortaya ciğerindeki közü yüreğindeki özü
Ama; içindeki şeytanın sakilliğine kapılıp deryalar aşmaya kalkışma



Korkmak, ürkmek, yılmak! Yarın dünden ibaret değil
Varsın olmasın âlemde koklanmadık gonca
Dans eden kelimeleri tükür dilinden ki çaldığın kapı ekşimesin yüzüne


……….


Erken öten horoz, isimle cisim
Aklının ekseninde akşamdan kalmışlığın
Bir parmak daha uzat tayyörünün eteğini ki üşümeyesin


Etrafına bir baksana, çok mu çektik biz ‘A’ yoldaş
Küreğe gerek yok
Kum dolmuş kunduramı ayağımdan çıkarmayı bilirim ben…

Selametle!...