3
Yorum
14
Beğeni
5,0
Puan
617
Okunma
promete’den mirastı
düzenin özü
insanlık evrilmeden gelen ateşin
kül ve dumandı
karanlık yüzü...
hep /bir çobana taptığı için
damgalı
numaralı
bilmem kaç milyarlık sürü…
-tam burada susuyor adem-
çoban öldü...
-diye mırıldanıyor sonra-
yerine vekalet eden
biri bizi gözetliyor
ölmediyse madem
bu şirke neden göz yumuyor
evet evet çoban öldü...
öldü
ve
deste deste banknotlara gömüldü
-adem son günlerde tuhaf
mütemadiyen konuşuyor
es verdiği aralarda kendini kusuyor
kusmuklarına da
şimdiye kadar sustuklarım diyor-
doktorrr kumdaydı başım
ne zaman kaldırmaya kalksam
dilinde dırdır
elinde bilmem ne faturasıyla
nazmiye karısı
yahut bitmesi gereken dosyalarla
patronum nizam hıyarı
akşam sefası sürmek için
yorgun argın uzatınca ayaklarımı
sehpada bana işveli gülümseyen
hep tv kumandasıydı...
o gün kendime kaçmayı başarıp
algı kanallarımı zapladığımda
bir baktım hepsinde reklam arası...
bekledim sabırla
sonra pür dikkat izleyince filmimi
bir de ne göreyim
ergen olurken
okul sıraları
tek tip önlük
ve disiplin cezası
erkek olurken
üniforma ve nizamiye kışlası
meğer bunlarmış insanın
torna tesviye tezgahları
dedim ki kendi kendime
oğlum adem
bilmem ne sitesinde
kutucukların içinde
vasat hayatınla
ve aleve potansiyel başınla
vasati çöplerden birisin
ve "büyük birader"
doğa anayı
her becerdiğinde
orgazm sigarasını
yakmakla mükellefsin
bayılmışım
acısını yeni duyduğum işkenceden
söyle doktor
hasta mıyım gerçekten
-doktor sıkıntıyla baktı
bir süre misafirimizsin derken-
tam bir yıl sonra
güneş her gün mütemadiyen beşinci uykusuna dönerken
ve ışığı anbean biraz daha sönerken
adem hücresinde yakılmayı bekliyor hala
her gün içtiği bir avuç ilaca rağmen
aynı anda doktor
son model arabasında
mesut gülümsüyor
jakuzili
plazmalı
cennet timsali kutusuna giderken
5.0
100% (6)