4
Yorum
29
Beğeni
5,0
Puan
1399
Okunma


gözlerinin ferinde çırpınan
can sıkıntısına bir kibrit çak
boş izdihamlar aydınlansın
her yüze düşen sonbahar yaprağı
yılların sarnıcında
keşkeler kök salmış
doğumumuz toprağı öper
elbet
ölümümüz de..
bilirim
kimi vakit
rüzgar dövünür
güneş yürür
ay gecede yıkanır
ve insanoğlu her birine alışır..
öylesine söylenmiş yangınlı şiirler var mıdır?
sevdiciğine zararı dokunmasın diye kül edilen mısralar..
hayalimin başrol oyuncusu film bitmeden gitmiş
en sevdiğim kalp odam boş
yüreğimin kökü koparılmış
kaçsam ama nereye
artık
ne aitim bir yere
ne sahip..
her sala da kaybolur bir gelecek
yeri doldurulamaz boşluk
taş olası gelir
ateşin düştüğü ciğer
yahut
duvar olup sessizliğe bürünmek ister..
çamurlu söylentilere kulak kabartır
ölümü izleyip
ondan uzak olduğunu sananlar..
kafataslarının arasında
saniyede geçen milyonlarca harf
meydan okur sürgün edilmişliğine belki de
belki de onlar haklıdır
taş olan ciğer
sus kesilen duvarlar değil..
gözümün daldığı yerde
galiba
ben ölümü gömdüm..
5.0
100% (15)