oysa olsaydın
öyle yanımda olsaydın
ne kadar zor
derin bir hasretin üstesinden gelmek
tek başına

sebebi malum duyguların onca çokluğu
en uzağın uzağında yokluğu
göğsüme kurak yangınlar taşımakta
yıldızlar batmadan önce

hep günmüş gibi
hiç olmamış gibi
….kadar çok zaman olsaydın



bir kan damlası kadar sıcak
damarlarıma vura vura sen geçersin
kaç kez
aklımdasın kar taneciği kadar çok
kaç şubat gecesi ,
kaç zemheri düşü gibi soğuk
kaç kez üşütüyorsun
her ne varsa
cümle ağırlığından daha çok
yokluğun



zırdeli ruh
saatler çılgın ,
iki rakam arası akrep şaha kalkmış
jet hızıyla geçiyor kalp atışları
incelmiş sinemin çeperi çatlamak üzere

uçuyor kehkeşanın parıltılı kentlerine
öncesiz iz bırakıyor
koca bir buse bırakıyor
saatlerin tutuşmuş yelelerine



ütopyalara umutlar salıyorum
aşk için
sevgi için
kurşunlar vuruyor saatin on ikisini
alaca karanlıklar düşüyor üstüme
geceler düşüyor şimdi bir bir

aynı düşlerin elinden tutan
aynı hayallerle mavi sürgünlere yürüyen
yürekte ki sevdayı öldürmek
büyük suçtur bilirsin

oysa bir ses ile başlamıştı her şey
oysa denizler ve gökler üstüne yeminler ederek
iki beyaz güvercin gibi
karanlığın üstüne kanat çırpan ikimizdik



şarkılar söylüyorum son vaktinde gecenin
zeytin karası gözlere uzun uzun bakarak
bitmesin diye büyüsü
zaman geçmesin diye

dalları kırık portakal çiçeği gibi
düşersek tükeniriz …bilirsin

hep günmüş gibi
hiç olmamış gibi
….kadar çok zaman olsaydın

redfer