5
Yorum
15
Beğeni
5,0
Puan
875
Okunma

zamana bir not düşeyim demiştim bir ara
maalesef zaman değişti o an
saniyeler saliselerin dahi sonsuz küçüklükte parçaları
sağda solda her yerde gezinmekteydi
- ben – dediğim an dahi, aslında o ben
ben değildim artık
fark etmesine fark ettim de bunları
değişmiyor hiçbir gerçek
zaman öylesine çıldırmış sanki
deli gibi akmakta boşlukta
düşmüyor da hayırsız düşlerden
sonsuz zamandır var olanların sesleri birbirine karışmakta
feryatlar figanlar inlemeler
ve kahkahaların kardeşliği sanki
kulakların kapanması rahatlatıyor birazcık da olsa
kulak sakinlerini
örs çekiç üzengi hesabını sadeleştirdiğinizde
duyamadığınızda olanı biteni
geçeni gideni
hatta gelmişini geçmişini
rahatsız da olmuyorsunuz gibi gibi
ama biliyorsunuz ki o sesler orada
boşlukta sürekli yankılanmakta
inanılmaz bir hızla akıp gidiyorlar
tasavvuf musikisine sarsam dedim bir ara da
durumu değiştirmedi
ney’in sesini algıladığımda
artık o ney , dinlediğim ney değildi
geçmişte kalmıştı
her şey yine aynı
sanırım yetişemedik
yetişemeyeceğiz zamanın akış hızına
nedir bu anlamadım azizim
zıkkımın kökü olma ihtimali güçlendi
duyamıyor ama hissediyorum işte
zaman acımasız bir hızla alıp götürüyor
her ne varsa var olanlardan
her an değişiyorum
milyarlarca ölen hücrelerimin arkasından ağlayacak
zaman diyorken bile
tükeniyor sonsuz bir hızla zaman
eskiyip gidiyor
anılara karışıyor
bu ben miyim dedim aynadaki siluetime bakıp
o an bile ne ayna ne de ben kalmıştı ortalıkta
yalnızca geçmişteki bir –ben- im siluetim
o da hafızamda yalnızca
nafile seslenişlerim olduysa da
kulaklarımda yansımaları
çoktan, geçmişin anı mezarlıklarına sürüklenmişti
sesler ve görüntüler
bizlerden yansıyanlar ki
geçmişte kalmışlıklarız o an
ve her an
boşlukta dans eden gölgelerin
seslerin
görüntülerin arasında
çoktan yerimizi almışız
bu görüntü
- ben - idim sadece
hayret!
yalnızca geçmişiz geçmişin aynasından …
5.0
100% (7)