8
Yorum
37
Beğeni
0,0
Puan
1021
Okunma

Saatler ilerliyor ölüm sessizliğinde
Hoş sohpetler eşliğinde yudumlanan kahve
Güneş yazdan göz kırpıyor perdenin ağaran yüzüne
Çocuk kahkaları süslüyor duvarın beyaz teninde
Bazen yalnızlığı seviyor insan yalnız olmasada
Zamana sığdıracak onca telaş koşuşturmaca
Bir adım sonrasını bilemezken insan
Düşlerle dolu bir ömür
Az sonra hiç hesapta yokken
kayacak ayaklarımızın altından
Otuz ekim ikibinyirmi...
Bizi derin uykuya daldırmak istercesine
salladı beşiğinde
Kimimiz yanlızdık,kimiz çocuğuna siper olma derdinde
Anne şefkati ile sallanmıyorduk
Ölüme uğurlanıyorduk belkide
Sıradan bir gün değildi üstelik
Güneş’de göz kırpmıyormuş
Çocuklar ahh çocuklar
Gülüşleri süsleyen beyaz duvarlar
şimdi zifri karanlık
Duyun beni diyorum burası çok ürkütücü
Alın yalnızlığımı yanımdan,duyun beni
Hiç zamanım kalmadı son nefesim gibi
Çaresizliğin telaşı sardı yüreğimi
Korkularım yanımda yatıyor sesiz
Bense nefessiz
Kanayan düşleri görüyorum dokunamıyorum
Ne bir adım ötesi nede bir adim gerisi
yok işte..
Zaman dilimi yok,düş yok umut yok
Karanlık enkaz yığınında
Yüreğimde,zihnimde,dilimde kalan sadece dua...
Allahım birdaha yaşatmasın hiç kimseye...