8
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
892
Okunma
Gözlerin bir giz gibi beni takip ediyor
Sabrım yok beklemeye gündüze eş ol da gel
Zembereği boşalmış ömür kayıp gidiyor
Soframa kuru ekmek, bir kâse aş ol da gel
Emsalsizdir cananın kor bakışlı didesi
Gözlerle sevişmenin geçti deme modası
Can-evim bu sevdanın sanki çile odası
Göğsüme dayadığım bir kuru taş ol da gel
Bir zamanlar gözlerin rengarenk bakar iken
İri zümrüt yeşili şimşekler çakar iken
Onulmaz yaralarım bağrımı yakar iken
Yüreğimin özünden damlayan yaş ol da gel
Hangi kara paltolu gülüşlerimi sildi
Râyiha idi kokum hadi söyle kim bildi?
Peşinde dolaştığım gölgeler bana güldü
Seher vakti ansızın kanatlan kuş ol da gel
Yürekten çal sazını tellerin paslanmasın
Mısraları sıcak tut kirpiğin ıslanmasın
Firûze gözlerine gam keder yaslanmasın
Koşar adımlarınla gerçeğe düş ol da gel
Belden kırılmış ama kökü toprakta kalan
Gülizâr`a dönüşür buluttan ilham alan
Kim kaldı eskilerden canı canana salan
Gururu at bir yana sevdaya tuş olda gel