5
Yorum
14
Beğeni
5,0
Puan
1091
Okunma
Bu gece uzun bana gönül yorgun düş yorgun
Hüznümü yaslayacak omuz ararım dön gel!
En sivri heceleri şakağıma dayayıp
Kalemimle aklımı bir bir tararım dön gel!
Sanırsın uygun adım dağlar yürür içimde
Sanırsın derya akar çağlar yürür içimde
Yüreğimin ecesi ağlar yürür içimde
Bu gece ben kendimden terkim, firarım dön gel!
Aklım itiraz etse’ sus’ Diyor sol tarafım
Say ki düşümle gerçek arasında Araf’ım
Belki paha biçilmez mala malik sarrafım
Kaf dağında şiirden bir üs kurarım dön gel!
Ben senin yüreğine kesmişken biletimi
Belki davetsiz derdim mazur gör bu yetimi
Kaç ağıtla süslesem çocukça niyetimi
Gönül kütüphanemde hece yorarım dön gel!
Belki geç kalışımdır boğazıma dizilen
Sorma kirpiklerime kaç ayet var çözülen
Levh-i mahfuzdan düşüp anlımıza yazılan
Kartları son bir umut tekrar kararım dön gel!
Göğün eteklerinden düştüm avuçlarına
Heybemi saçıp döktüm o kırçıl saçlarına
Bir yol düşürdüm eğil, sor parmak uçlarına
Yoluna Musa oldum deniz yararım dön gel!
Sen ki! Kayıp bir mektup pula küs, adrese küs
Hiç bozulmadan kalmış gamzelerinde ki süs
Sen üzeri mühürlü bin senelik papirüs
Kanayan her hücreni baştan sararım dön gel!
5.0
100% (9)