.

Şimdi bir pelerin altında
Beni görmesini umdum

Çok uzaklarda
Bilmem kaç beşinci kişiyim

Epey yukarıların ıssızlığı
Dualarımızı delip geçiyor

Büyük kayalıklar altında
Berrak siyah göl diplerinde

Bir hazinenin güfteleri senden
Yine yağmur tanelerinden

Şimdi beni duymanı istiyorum;
Hayal kadar derin bir gerçek bu

Sahi kim süzer nefesindekileri
Tanışmamız niye bu kadar uzun sürer

Tut ellerimden götür beni
Sana bir sır vereceğim oralarda

Başlangıçların içinden
Deniz gelgitlerine uzanan

Kırlangıç kanatları özgürlüğünde
Gözlerine ışıltılar sunanadır son sözüm

Vuruyor zaman hissini ansızın vakitlerinde
Kalıbımızsa bir başkalarının ellerinden

Yaşamak istiyorduk doyasıya sahi
Ne dolduruluşlara tökezledi giden yollar

Bir ritimdi başı dik gönlü karmaşık
Şimdi onu bulmasını isterim

Dinle epey yaşamış kişi
Herşey tersdüz

Olurunda gitmeyen çok şey var
Eksikler yerine kondurulamıyor

Bir küf ezelden
Bir bedelden bedenine

Birlikte uyumamalı
Uymamalıydık toplumun ruhuna

Ketum bir tavır takınarak doğa gibi
Gibi gibilerin dünyasına kapılmamalıydık

Tıka esefini
Çığır özen

Koş yarına yanına benide alarak
Kokla toprağı unutmamacasına

Şimdi bu köy senin
Eşsizliğin Hazerfen

Tut nefesini
Göğüne bir mum dik

Dışındakilerden kara bir roman kapağı
Okumamalı tabiatın

Ötekiler güzeldi
Seni ötekileştiren

Haydi artık bir dua kurut
Oraya yeşermecesine

I