Rüzgârların çok sert estiği yerde,
Dostların gücenip, küstüğü yerde,
Kılıcın kılıcı kestiği yerde,
Yaraları sarmak öyle kolay mı?

Beşikten başlayıp mezara kadar,
Gönül yarasından nazara kadar,
Tuna’dan başlayıp Hazar’a kadar
Derde derman olmak öyle kolay mı?

Kapalı kapıdan dönüp gidince
Kalbi parça, parça bölüp gidince,
Esen rüzgârlarla sönüp gidince,
Yeni düzen kurmak öyle kolay mı?

Kırmızı gülleri kökten çekince,
Yıldızlarla ayı gökten çekince,
Kararmış bir kalbi şekten çekince,
Kibirleri kırmak öyle kolay mı?

Unvanın ve malın olmadığı gün,
Müminlerin namaz kılmadığı gün,
Koyunun kuzuyu almadığı gün,
Ayaküstü durmak öyle kolay mı?

Amel defterini aldığın zaman,
Mahşerde çaresiz kaldığın zaman,
Pişmanlık duyarak yıldığın zaman,
Hesabını vermek öyle kolay mı?

Sabri Koca


Dostların dilinden :

Sen; soluyacaksın haktan uzaksan
Günahlara dalmış yerlere yeksan
Zalimleri gör de haline baksan
Cennete varmak öyle kolay mı?........ Ahmet Kara