Saracaksın kollarını birbirine daha çok
Daha çok bakacaksın ufkuna sarsılarak
Öylesine inip kalkıyor kaç zamandır göğsün
Öylesine bu gamla göçeceksin
Kurguların ufalanıyor bir bir
Hayallerini toprak doyuruyor şimdilerde
Gönül gurmeleriyse doyuramıyor seni
Yağmurun öksüz , rüzgarın çıplak
Teskin etmiyorsa ruhunu maskeli kahkahaların
O vakit yırtılarak ağlamayı da bırak
Bırak üç kuruş etmez onurunu gel sığın limanıma
Çal kapımı hayde davul zurna çalarak

Yüzündeki hüzün düşüyor tuvallere
Renkler birbirine sirke satıyor
Daha ne kadar öleceksin her sabaha
Sahi kuşlar konuyor mu pervazına
Şarkılar tat, şiirler heyecan veriyor mu
Terkedeli sevda seni
Terkedeli aşk dolu şirin sözler evrenini

Bil ki yediverenim
İncinmiş yüreklerin dua tütmez dudaklarında
Mülteci bakışlarında uyuyan bir ateş vardır
Dikenli tellere takılı ahı
Bayrak bayrak yükselen kara sevdası vardır
Kaynar içli içli haykıramaz
Kanar damar damar durduramaz
Büyüdükçe çelikten göğsü
Bu dönme dolaba sığdıramaz
Susar tekmil çığlık çığlığa
Kör atan kalpler
Bu asil duruşu anlayamaz

Saracaksın kollarını birbirine daha çok
Daha çok bakacaksın semaya ağlak ağlak
Dahi her şafakta öleceksin canın kavrularak…