7
Yorum
14
Beğeni
5,0
Puan
787
Okunma

İnsan yaşayamıyor yalnız, bu nasıl hayat
Uzatsak da elimizi sevgiyle, biliriz kalacak boşa
Düşmüş sanki insanlık anlamsızca bir çıkar kavgasına
Düşler seyrek, gökse gri , yok sanki güneş
Bu ne eziyettir ki ağır, çekilmez; zulümlelere eş.
Almadan vermeyi öğrendik ki, bu duruş katmıştı bize
Hani maneviyat, naiflik şimdi nerede kaldı
Aktı yitti zaman bir bak, yaşamın sanki son demi geldi
Yakın bile uzakken, yapayalnızız bizler bu hengâmede
Seni sana bırakmıyor bu kaos ve çetrefilli mücâdele.
Bir kere gelindi dünyaya, bu neyin hırsı
Dünyalar alın sizin olsun, sindiremem gururu, cakayı,
Verirse verir zaten Hüdâ, etme boşuna kendine eza
Mutluluktan haber ver sen,gerisi lakırdı ve boşu boşuna.
Gördün mü yüzlerdeki içten gelen neşeyi ki yıllardır yok
Sanki açık ceza evi mahkumları gibi hissediyor insanlık,
Kim mahkum etti bizi böyle, kimlerin ahını aldık
Nereye baksak yozlaşma, nereye girsek telaş, pişmanlık…
Sanki gençlikten sonra olmadı yaşam, bağlandık
Ne zaman geçti yıllar böyle, vallahi bilemedik, anlayamadık
Duvar gibi yüzleri görmeye olduk hepimiz aşina
Selamlaşma dediğimiz sevgi sunan tohumlar, şimdi karaborsada.
Kahrolsun şu metropol denen zorunlu kültür,
Girdiği her ocağa buz gibi etki yaptı biliriz, onlarca yıldır
Ne kardeş kardeşi arayıp soruyor, ne komşu açıyor kapınızı
Bu ne hissiyatsızlık, bedbahtlık, önümüzse karamsarlık
Herbirimizi bekliyor pusuda galiba,o çirkin yalnızlık.
Oğuzhan KÜLTE
5.0
100% (10)