1
Yorum
3
Beğeni
5,0
Puan
568
Okunma
Aciz bir bataklıkta uzanmış
Uykusuz gecelerin dibine
Sela ile uyanıp uyanıp kalkıyorum
Kabusu yenip kıvranıyorum
Tenha yatağımın dibine
Çökmüş yüzüme gülüyorum
Akşam olsa da
ölümle uyusam diyorum
Sakin bir tavır takınıp
Geceye iz bıraksam
Çığlıkların cızırtısında
Aciz, kırık
Bir dudağın
Öpüş hissine mi bıraksam diyorum
Belki mutlu olur gözümün çiçeği
Belki ağlamaz bir daha
Veya
Hep ukte gibi yanlız kalır bende
Belki siner dibsiz duvar çerçevelerime
Kalır orda seyre dalarım bende
Her geçen gece de
Her doğan sabahın nefesinde
Ve her başı bozuk olan şişede
Usulüne göre severdik
Gökteki yıldızı,
Ayı, Güneşi, Ufku
Hatta belki de
Bir kitabın arasına konmuş "Gülü"
Belki de o kitaptan koparılmış sayfayı
Tam etmeye seyretmeden
Yeniden çizerdik hayat çizgilerini
Elimde ki kirlilikten uzak
Sakin bir rüzgârın ıslık sesi gibi
Sakinleşirdi en azından
Yürek Hormurtularım
Sarf ettiğim asılsız küfürlerim
Belki de yüzündeki canfezaya sarılır
Öyle mutluluk esaretine dilenirim
Bir dilenci çocuğun
Avuçlarındaki sıcaklık gibi
Gözlerine dokunurdum göz ucuyla
Sakin
Mutlu
Bir
Tebessümle
Gamzelerin kenarına
Sahil esintisine kapılıp
Oracıkta kirli avuçlarıma koyardım
En temizinden en şeffaf halinden
Yağmur suyunda kalmış birikintiden
Ve
Ardından
Her şeyi unutup
Sadece
Pencereme tünemiş Kumru’yu dinler
Gözlerimi de ufkun zeminine çevirir
Öyle uykusuzluğun acısını çıkartıp
Ölümün kokusunu içime çekeceğim
Selametle.....
#Peryasız
5.0
100% (2)