6
Yorum
16
Beğeni
5,0
Puan
676
Okunma
Susuz bırakılınca kurumuş nar ağacı,
Ateşe girmek için kırılmayı bekliyor.
Hüküm kesinleşmeden kurulmuş darağacı,
Yağlı ilmek boynuma sarılmayı bekliyor.
İki yalancı şahit sinsi, sinsi gülüyor,
Mahkeme duvarları hep üstüme geliyor,
Hakim yüzüme bakıp kararını veriyor,
Demirden kelepçeler vurulmayı bekliyor.
İki düzmece evrak, iki satılmış şahit,
Fiilleri münafık, görüntüleri zahit,
Sanki zafer kazanan iki şanlı mücahit,
Ziyafet sofrasına kurulmayı bekliyor.
Ne çok hevesli varmış vicdanını satmaya,
Sistem iyi kurulmuş bölüp, bölüp yutmaya,
Kelimeler yetersiz derdimi anlatmaya,
Hislerim doludizgin, yorulmayı bekliyor.
Gerçekleri örttüler, üstünü açamadım.
Bu tuzağın içinden sıyrılıp kaçamadım,
Kanatlarım kırıldı, bir türlü uçamadım,
Vicdanlar çok kirlenmiş, durulmayı bekliyor.
Düşmanca davrananlar bizi taşa tuttular,
Doğrusunu görenler dillerini yuttular,
Dost diye bildiklerim çok çabuk unuttular,
İnsan bir defa olsun sorulmayı bekliyor.
Sabri Koca
5.0
100% (13)