7
Yorum
27
Beğeni
0,0
Puan
1767
Okunma
iplerine sadık kuklaydım eskiden
gözlerindeki perdeye
aşk diye gölgesi düşen
ışıklar sönünce
avuçlarına yığılıp kalan küçük bir öpücüktüm
sanırım kalbimden çok gölgemdi, karanlığa gömdüğün..
zaman sonra
ve hatırladığım kadarıyla
göğe bakan bir yüzün yansımasıydı alnıma düşen
aya çalan elleriyle sarardı
o siyahi yalnızlığı
belki yeniden dirilişti
ya da var oluş teorisi
karanlıkta gördüğüm yıldızlara nazar’an
halden hale giren ay
bazen hilal olurdu yıldız yanında
aşka vatan olurcasına
bazen de dolunay,
vatana doğarcasına
dedim ya,
kalbimden çok gölgemmiş meğer karanlığa gömülen
ışık oyunuyla dirilen öpücük
perdesini aradı evvela
sonra,kalbini
derken
iplerini kestiğin,o bitimsiz sadakati
bazen köprü gibi hissediyorum kendimi
kalbimden ayrılığa giden o yolu geçene kadardı belki de
aşkım deyişin
kuklanın kul ağına
bazen de çocuk yaşta kırılan put
büyüdüğünde tanrı olmaya söz vermiştin hani
öpücük yeminiyle..