4
Yorum
16
Beğeni
5,0
Puan
1802
Okunma

I.
kulağıma üflediğin müstehcen sözlerin hatrına
yarama tuz diye bastım seni
unutma
II.
karanlığında bir sesi var / belledim
göğün hükmüne biat etmeden
suyun ruhunu okşamandan
ay ışığında saklıdır şimdi sözün manası
gelirsem bir sana
iki çekiç seslerine
III.
dağlı bir zılgıt kadar uçurumum sana
gözlerini kapatırsan düşerim boşluğa
boşluğun uğultusu ve suyun ekşiliği
kavmimden kalma bir bıçak gibi sırtımda
IV.
eflatuniye kaçan bir Diyarbakır akşamından
ay tülünün sarılığı düşünce Dicle’ye
kanın sıcaklığı mayhoş öpücükleri alevlendirir
şahlanan bir at gibi dört nalayım
teninin kaygan zemininde
namütenahi ahlamalarım yırtıyor göğün kulaklarını
sedef bir yağmur gibi dökülüyor saçların üzerime
V.
taşı sıksam suyunu çıkarırdım
taşında bir kalbi olduğunu bilmeden
bir taş atıyorum günahkar ellerle geçmişime
sensiz geçen günleri öldürüyorum
ayıklıyorum bir bir kötü anıları
vakit/lice babam oluyor zaman
düşüyor yadıma beyaz tülbentiyle annem
VI.
Süryani bir sarhoşlukla el sallıyor güneş
kerpiç evlerin damlarına
Erivan radyosunda ’sarı gelin türküsü’
aklıma sen düşüyorsun Paris sokaklarında
iki el kurşun sesi duyuluyor sonra
ilkini sen duymuyorsun
ikincisini görmüyor gözlerim
kalbimi hırpala
salkım saçak sal köklerini içine
paçalı güvercin gibi özgür kıl kanatlarımı sonra
düşersem kuy(t)ulara
aklıma damıtırsa zehirlerini kör yılanlar
kanımı em
tenimi bağışlama
VII.
toprağın bağrına düşen tohum
bir Ermeni türküsü gibi sızlatır içimi
büyür filiz verir vaktince
işçinin alnındaki ter alevlendirir ekmeğin buğusunu
VIII.
ağzını ağzımla kuruladığın çocukluk günlerinden
yönümü kaybettiğim şimdiki an’a
Ana sütüyle damgalanmış boynumun
titrek mum alevindeki kıyamıyla
bir derin kuyu ki gözlerin
ve yüreğimin çoraklığına yağınca
şerha şerha hislerin
kül oluyorum
yakama sus iliştirip
kanıyorum geceyi
IX.
gece matemini boşaltır şehrin arka sokaklarına
anız bozumunda dört nala sürünce dağlılar atlarını
nabzı durdu zamanın
duyuyor musun
LaPaix
5.0
100% (13)