0
Yorum
4
Beğeni
0,0
Puan
658
Okunma
şimdi parmağımla baş başa
iki yalanlı yol buldum
biri uyumak olsun
biri hiç uyanmamak
gecenin bu gün nasıl öldüğünü bilmek hakkım
her şeyin sonu acıymış gibi düşünüp
yok olmak istiyorsan yağma yok
dal kırılır yaprağında hüzün kalır
sesini soluğunu bitirdiğinde
bir kuşun maviye söylediği şarkı mı
dağlara gülümseyen çiçekler mi daha uzak
bilemezsin
nasıl olsa bilinmezliğin yaygarası çok
konulu arzularım azarlandı çocukça
az kaldı
biraz daha sokulsa kar altında bir kalbim var diyecektim
içimi avutan bulutlarla yarışıtım
sabah olduğunda bütün çocuklar
yanaklarını düşürüp ağladı hiç üzülmediğime
yörüngeler sesime cevap vermedi
bozup bozup yeniden yaratmak istedim kendimi
azalıp boğuluyordum hayata
karma karışık kalbim
üzülmesin diye uçuruyordu kuşlarını bilinmezliğe.