6
Yorum
21
Beğeni
5,0
Puan
987
Okunma
bütün gündüzlerin sonunda
ve iyi kitapların gece soğuğunda
av tadında hisler vurur tenimi
saklanınca sen
deli rüzgar ağaçların yapraklarını kaybeder
kırlangıçlar gider birdenbire
yapayalnızım
dağların sesiyle konuşup
su gibi yürütüp yankısını duvarlarıma
boşluğu sızarım
yüzündeki çizgileri görsem
duyacak beni aynalar
anlamı olacak
başlangıçlara
gitmeler/gelmeler nedensiz çocuğun
adsız bir çiçeğe ağlaması gibi
kar ın bırakmış olduğu karanlığın kerevetinde
ağzımı ıslatır sözcüklerim
nereye yerleşse omuzlarım
üşüyorum
parça parça tuttuğum aklım
hüzne benziyor
kendi içimden doğru eğiliyorum
neye benzetmeli bu zamanı bilmiyorum
gül gibi kokuyorken
nefesim
oysa
tül/den ağlar yapıp
düğüm ata ata uzandım
işittim kapının zilini
bak dedim kendime
düşlerimi bohça edip
bir kenera toparla
gidelim..
siyah ve beyazın asil rengine
çıkmazların üst üste giydirdiği gölgeden/
soyunuyorum
diyorum
avuçlarındaki kırmızılık
denize bakıyor
yanımda saat
gözümde kapı
hayaller büyütülmüş
ölümlerle
yüzüme gülüyor
tatlı bir kuşa hüznü
yedirmekte neyin nesi
kalbimin ortasında
yangın yeri
dünyanın
...
5.0
100% (11)