Edirne’den Kars’a baktım da bir an
Bu memleket cennet cennetmiş meğer,
Tahıldan madene her yanı saran
Zeytinden inciye ziynetmiş meğer.

Vatan deyip geçme koruyup kolla
Bir gelin timsali allayıp pulla,
Fatih ki dünyaya tek İstanbul’la
Sözünü nasılda dinletmiş meğer.

Çanakkale etten kemiketen kale
Toprağına akmış kanlı şelale,
Al bayrak bizimse girme ihlale
Onun tek isteği minnetmiş meğer.

Kırklareli cennet Şarköy nadide
Tekirdağ Malkara anıt abide,
İğneadasını anlatsam bir de
Sözün kutsalında mâbetmiş meğer.

Denizli horozu Pamukkale’si
Çınlar kulağımda Efe’nin sesi,
İzmir’in Kordonu Saat Kulesi
Çok aşkı acıyla inletmiş meğer.

Mevlana kokuyor Konya kucağı
Hoşgörü tütmekte hala ocağı.
Tepsiyle sunulan bayır bucağı
Aslında bitmeyen nimetmiş meğer.

Taptuk ateşinde ne hamlar pişti
Yunuslar göğsünde aşkla yetişti,
Hacı Bektâş Veli dinle örtüştü
Ereni ermişi kıymetmiş meğer.

Doğup büyüdüğüm koca Sivas’ım
Acısı dün gibi tazedir yasım,
On altı ilçesi akraba hısım
Yiğidi namerde heybetmiş meğer.

Birbirine benzer Amasya Çorum
Altı tarih kokar üstü uçurum,
Bayburt Erzurum’a yetmez ki yorum
Samsun bu vatana hizmetmiş meğer.

Bereket kokmakta Muşu ovası
Erzincan Yozgat’ı âşık yuvası,
Kelkit Vadisinin eşsiz havası
Ordu Giresun’a meyletmiş meğer.

Bin yıldır ayakta Türk’ün töresi
Birbirinden güzel her bir yöresi,
Artvin dedikleri sahi neresi
Baktım da her yeri servetmiş meğer.

Zonguldak demirdir Ereğli Çelik
Sinopta basılır taze çökelik,
Isparta her yanı ederken güllük
Uşak tarhanayı günletmiş meğer.

Yalova Armutlu kaplıca suyu
Yaşamaya değer bir ömür boyu,
Anzer’in çiçeği Bodrum’un koyu
Sağlık için şeker şerbetmiş meğer.

Gazidir Antep’i Urfa’sı Şanlı!
Maraş’ı Kahraman soy Karahan’lı,
Adana Hakkari Hatay Reyhanlı
Görüp te yaşamak sâdetmiş meğer.

Sarıkız heykeli, Akçay Deresi
Ve bir sor kendine bu yer neresi,
Gözümde tütüyor Kemer yöresi
İçimde Bodrumu hasretmiş meğer.

Aydının bağında tattım üzümü
Kazdağı’na doğru döndüm yüzümü,
Erdek, Edremit’te buldum özümü
Fethiye kalbime yer etmiş meğer.

Antalya Elmalı Tekke köyüne
Selam olsun Abdal Musa, beyine,
Hak için ömrünü verip soyuna
Özünü Mevla’ya sır etmiş meğer.

Mersin Osmaniye Şırnak Siirt’i
Haini az çıkar sağlamdır mert’i
Iğdır’ın serveti Van’ın şöhreti
Dillere destanı zimmetmiş meğer.

Trabzon Yomra’ya uğramak gerek
Lahanayı kıyıp doğramak gerek,
Rize de balığı buğlamak gerek
Çay keyfi üstüne sünnetmiş meğer.

Bileciğin taşı Manyas’ın kuşu
Susurluk ayranı Burdurun şişi,
Edirne severken mamzama aşı
Tokat ezmesini ünletmiş meğer.

Arslan’ım anlat sen döndükçe dilin
Aklında ne varsa yazsın kalemin,
Duydum ki bir ömür elin emelin
Kadere yaz diye emretmiş meğer.

Ali Osman Arslan- 2013