Düşüncenin kıyısında konakladım önce
İnancın körüklediği sevda depreşirken içimde
Dağlarını, göllerini, nehirlerini görünce
Bir yıldız kaydı yüreğime
Üstelik bütün haşmetiyle hilale bürününce
Bulanınca ellerim toprağa coğrafyasını sevdim.


Geçmişin zorlu patikalarında aradım önce
Orhun nehirleri yıkadı yüzümü, nur içimde
Bilge Kağan’ı, Kül Tiğin’i, YollugTigin’i bilince
Mirası not ettim defterime
Dikilemedim belki bengü taş heybetince
Silkindikçe yeislerimden tarihini sevdim.


Satuk Buğra destanında durakladım günlerce
Besmele besmele aydınlık çoğalırken içimde
Ayetlerin, sürelerin, hadislerin sırrına erince
Söz verdim kendime
Takvada belki yücelemedim gönlümce
Elif elif dokunuşuyla imanı sevdim.


Gök kubbe altında dolaştım senelerce
Devlet devlet diye saadet kurulurken içimde
Bayrakların, sancakların serinliğinde miskince
Yeniden toy göründü gözüme
Son kalesinde Türklüğü kavlimce
Ebed müddet yaşamasını sevdim.


Cümle aleme duyurdum söz sıraladım binlerce
Yarına dair çok endişe kurgulanır içimde.
Adaletin, liyakatin, paylaşmanın önemi yok yeterince
Yeni haritalar, sınırlar lime lime
İdrak havuzunda duyarsızlık fikrimce
Dua dua sabretmeyi sevdim.


Sinan YIlmaz