3
Yorum
17
Beğeni
0,0
Puan
917
Okunma
yuvasını kaybetmiş bir kuşun ağlayamaz gözleri
ama çığlığı,
çalı çırpıdan bozma bir tutam aşiyana sahip çıkamadı diye dalında
bütün yapraklarıyla yas tutup
kurutur ağacı..
önce kuşlar göçer içten
peşinden
ormanlar..
gözlerden arta kalan
tuzlu su!
bereketi köklerinden sökülmüş ıssız bir vahaya çevirir toprağı
çöller,
kendini ağaç sanan serap görmüş kaktüslerle dolar
ve her birinin gölgesine
kumlar,
kendisini taşıyan rüzgarla
bir zamanlar nasıl kale olduklarının ihtişamlı hikayesini fısıldar
unutmak
ayağı kırık topal at
ve namluya sürdüğün her bir iyiliğe en az iki şahit ister hatıra
sen tetiği çekerken..