Geceden kalma bir sokak hatırlıyorum.
Yolumu kesiyor karanlıklar.
Neyse ki, fazla duramıyorlar önümde.
Sokak lambaları yetişiyor yanarak.

Hıçkırıklar, hırıltılar hatırlıyorum köşe başında,
Belki kimsesiz bir çocuğun ağlama sesi.
Yahut dövülmüş bir kadın feryat figan çığlıkları.
Belki de ikisi birlikte,
Pek hatırlamıyorum.

Hırıltılar derseniz;
Sarhoş bir adamın son nefesini verirken.
Çıkardığı isyan çığlıkları diye hatırlıyorum.

Bir sokağın köşebaşın da ayrı ayrı acılar hatırlıyorum.
Geceden kalma sesler duyuyorum.
Geceyi boğarcasına,kulağımı delip geçen sesler.
Ağlama hıçkırıkları,
Ölümün hırıltısı,

Çocuk annesizliğe, babasızlığa, kimsesizliğe ağlıyor.
Gözlerinden akan acı,
Kaldırımlarda izler bırakıyor.

Kadın, o güzel yüzlü kadın.
Gözlerinin altındaki morluklar.
Ellerindeki kan damlaları,
Sevdiği adam tarafından dövülen kadın.
Derinden gelen hıçkırıkları geceyi boğuyor.

Biraz olsun daha iyi hatırlıyorum geceyi.
O derinden gelen çığlıkları,
Karanlıkta kaybolan acı süretleri.

Sarhoş adamı sorarsanız.?
Kim bilir ne diye başladı içkiye.
Belki sevdasından.
Belki kaybolan yıllarından.
Belki de unuttuğu aşkından..

Vatan Bayraktar