Meftunum yâr sana deliler gibi,
Sıtma nöbetinde müptelâ gibi,
Derin göle düşüp muhtaç kaldığım,
Kurtuluşum olan bir nefes gibi.

Her an aradığım mutluluk gibi,
Çatlamış toprağa düşen çiğ gibi,
Hanemde huzurum soframda aşım,
Rabbimin ikramı bereket gibi.

Annesine muhtaç bir yavru gibi,
Kırlarda koşturan çılgın tay gibi,
Dünyadaki hazzım torbamda azık,
Yaz akşamlarında esen yel gibi.

Karanlığı söken tan yeri gibi,
Şafakta ötüşen kumrular gibi,
Zemheriye inat silkinip kalkan
Umudu yeşerten kardelen gibi.

Beklediğin sözü müjdeler gibi,
Sevinçten göklerde uçuyor gibi,
Yıllarca arayıp bulunca aşkı,
Sımsıkı sarılıp kavuşur gibi.

Anamın her sabah duası gibi,
Yalvaran dillerin mevlası gibi,
Nur yüzlü yâr ile alıp abdesti,
Aldığın nefese şükreder gibi.

Şiirler yazdırtan tılsımlar gibi,
Kulağa sözcükler fısıldar gibi,
Bir liman ayında asla bıkmadan,
Sahili okşayan dalgalar gibi.

Ustayı gözleyen bir çaylak gibi,
Birden bocalayıp sendeler gibi,
Rahmetiyle gelir Allah’ın lütfu,
Kan gibi can gibi heyecan gibi.