Mavi aynalarına baktıkça ben aşkın ve sevdanın
Renkleri gönlüme saplanan başaklar yürür yüreğimde
Bir ney sesi dolar içime, tutkular senfoniye dönüşür
Gözlerinin enginlerinde kaybolur, yiterim derinliğimde

Devrilsem kucağına üşümüş bir çocuk gibi ansızın
Dilimde ezber olsa adın, saçlarımda sıcacık avuçların
Esmer bakışlarının leylim dağlarında batsa güneş
Yudum yudum kar olsan ah, bedenimin zerrelerinde

Koparsan benimle kadın zincirlerini, yıkılsa tabuların
Yudumladıkça tüm zerrelerini, köpürse er denizlerim
Çığlıklara bölünen gecelerde, ışığım olsa karanlığın
Ellerimde olgun umutlar, dizlerinde çoğalsa muradım

Korsan korkuların koylarında vakitlerden yine sevda
Narin bakışlarının gülüşleriyle çıksın kınından kılıçlar
Hüzzam sarılışlarımız unutulmuş bir sevişmeye benzer
Dilinin ağularıyla yerleş yüreğime, aşkın ruhumda gezer