13
Yorum
42
Beğeni
4,8
Puan
2490
Okunma

adın mia olmamalıydı senin
rosa olsaydı gitmezdin belki de //
savrulurken saçının tek teli
uyandır malısın küçüğüm kendini
dudağında yarım kalan bir gülümseyişle
köprünün dört buçuk metrelik yalnızlığına
ağlama bu defa!
sen; kaybolmuş kalmamalısın soğukta
kaldırıp başını
yıldızlara uzatmalısın bakışını
ayışığı hayranlıkla seyrederken seni
zümrüt rengine boyamalı gözlerin gökyüzünü
o bakışlar//
millerce ölümü hapseder laciverdin kuytusunda
dipsiz bir uçurumdan düşüyor durmadan zihnim
karayla bağlantısı olmayan bir umman dayım
denizin kursağında binlerce küçük mercan benliğim
kıyıya sokulan arsız bir dalga olsam diyorum
gece kuşları alçaktan uçuyor mia
meleklerin kanatları yok bu defa
suskunluk can damarımda
etini kessem boşluğun
mağlup olmaz yine karanlık
ağlar dizlerinin üzerinde bir adam
tanrı cezalandırmaz küçüğüm
tanrı bağışlar her defasında
bir daha... bir daha...
sessizliğin içinde
susma alışkanlığım geçici değil ne yazık!
duvarlar çelik olalı beri/
okkalı cümlelerle susuyorum
mağrur gülümsüyor alaycı kuşlar
deniz kızı cilveleşiyor suyla
ekmek kırıntılarını uf-alıyorum avucumda
uzun soluklu cümleler de kuramıyorum sahi
ufkun çizgisini bölüyor ardından bir hayal
beyazlar içinde
sapsarı saçlarıyla
gittikçe daha çok ırayan bir siluet küçüğüm
dalgalar adam boyu
boğuluyorum bu havada
kumların arasında izler kaybolmuş
ne küçüktü ellerin
başımı çeviriyorum
kokunu getiriyor rüzgar
’adın rosa olmalıydı’
’rosa olmalıydı adın’
yutkunamıyorum
//susmak hiç bu kadar anlamlı olmamıştı mia....
maide/09/11/16
5.0
96% (22)
1.0
4% (1)