2
Yorum
3
Beğeni
0,0
Puan
862
Okunma

“-dilkinin biri de
tosba(ğa)yınan arkadaş olmuş
tosba(ğa)nın elindeki bi(r)kaş buydayı yeycek
netdi etdiyse ol-gör, bi türlü cebellezi edememiş
nayeti;
“-eyi madem” deyo
“-gışı bi-kaş deneynen gönlümüzce çıkarıp
gelecek sene sıkıntı çekmekdenise
bu sene sıkıntıya gatlanıp
“ortak olalım”
buydayları ekelim
gelecek sene mahsülü galdırınca
üleşelim”
tosba mezburen “-pekey” deyoru
“ekecekler deee”
dilki bakıp duru bi aşıtladıvısa
malı götürecek
tohum-mohum demeycek
ne var ne yoğusa yeycek
ondan sonra sen sağ ben selamet
çekip gedecek
de!
gel-gör;
tosba tohumların üsdünden heş getmeyoru ku
yaz geşmiş,
güz geşmiş
gün gelmiş çatmış,
erişmişler çift sürülüp
tohum ekme vahdına
tosba
“-arkadaş hadi birez sen de
yardım etde çifti sürelim bi!”
dilki, yan yatıyo,
çamıra batıyo
abidik gubidik..
!!
tosba çift işini bi gözel hallediyoru
“-bari otunu barabar ayıklayalım”
“-ha ha hap gaya geliyo!!!”
“-ne gayası len”
?
“-orta(ğı)m görmeyon mu tarlamızın okarısındakı goca gayayı”
!!
“-ee?”
“-dayanmasam ekinimizin üsdüne yumbarlanacak”
“dayan madem”
…
tosba
“-orta..”k demeden
dilki hemen
“-gaya geliyo!!!
gaya geliyo”
…
“ben gayayı dutayın,
bi yumbarlanırsa
ma(h)sılları mahveder valla
Allah mafaza”
gediyo ta! annaçdakı
Yazılıgaya gibi bi ulu gayaya
yaslanıyo-maslanıyo
ayaklarını dayayo gayaya
ma(h)sızdan
tosba ekini etşdiriyo,
o da verip alıp;
horul-horul uyuyo
tosba gene çalışmaya devam ederkene
dilki hazretleri aya(ğı)nı yaslamış gayaya
tosbaa yardım istedikçene
aynı martaval..
“-gaya geliyo-gaya geliyo”
arkasından horul horul uyuyo
bi ay böyle
iki ay böyle
“-ortak yardım et de
ekini yolalım”
“-gaya geliyo-gaya geliyo”
“-hadi gak da
harman edelim”
“-gaya geliyo-gaya geliyo”
“-bari savıralım”
“-gaya geliyo-gaya geliyo”
“-ortak hadi çeci üleşelim”
“-gaya ge!
ne iş bitti dene ortaya çıktı mıydı”
………..
bu ğarada
garnına bi taam lokması gomamış
yata yata epeyli bi zayıflamış
emme gene de guyruğu dik dutuyo
“-emme ortağım bu buyday baya az
ne sana yeter ne bana”
“-n’apalım ortak
olmuşu-oluvca(ğı) bu”
“-biz bunu bi sana-bi bana deye
zor-za(h)met üleşmek yerine
en eyisi, yarışalım
çec de gazananın olsun”
tosbaa eli mahkum
ona da “-pekey” deyoru
bu tefa da dilki haziretleri
“-hu yaşıma ğeldim
ö(ğ)rendiğim tek bişiy vardır o da
senin gibi tosbaların “için fesat”dır
garnı dardır
hinci sen bana inanmazsın
eyisi mi?
gıralımız aslan hakem olsun” deyoru
tosbaya bakıp,
elini tosbanın omzuna atıp
“-pekey mi goçum”
tosba;
“-ona da pekey”
deyoru..
mezburen..
“-Alla(hı)n onarcağı gari ya
tamda gıral haziretleri ordan geçiyomuş”
bizim gurnaz dikli seğidiyoru gırala;
varıp huzura;
“-sayın gıralım” durum böyleyken böyle
?
“-tosba gardaşımınan biz aramızda gavilleşdik
“-yarışacaz,
yarışı ğazanan ma(h)sılın tamamını alacak
size zamet olmazsa
siz de bi böyü(ğü)müz olalak hakemimiz olacanız”
gıral haziretleri de
“-tamam” deyoru
dilki hemen bi gurnazlık düşünüyo
“-hinci seninen
hu yokardakı yumbarlancak gayanın depesine çıkacaz
çecin yanna
kim eveli varı(r)sa
mahsıl onun olacak,
tamam mı?”
tosba, eli ma(h)kım
buna da
“-pekey” deyo
uzatmayalım nayeti, çıkıyollar
dilkinin yılın yılı
yıkılacak deye
veryansın etdiği ulu-gayanın depesine
bir-iki-üç, yarış başlayo
bu ğarada
dilkinin aşlıkdan garnı guruldayo
varıvısa da çeci yese emme
gıral haziretleri
guyruğunun gara yerini topazan etmiş
gumandanın gırbaç şaklatdığı gibi
“tap tap” yeri döğüp duruyo
gözlerinden uyku akıyo
her zamankı gibi,
gayanın dibine varıyo
“-nası olsa o kıtir boyunnu gecikir,
o gelesiye eyicene bi kesdireyin,
o yanımdan geçerkene ga(l)kar,
evelallah iki adımda
nal toplatdırırın ona”
her zamankı ıpıscak dutduğu
ulu gayanın dibindehi yere varıyoru
gene ayaklarını gayaya dayayo
mışıl mışıl uykuya dalıyo
bu ğarada efendime sö(y)leyen
o uyuya dursun;
gayanın depesinde goyup geldiği tosba
gafasını içine çekiyo da
arka ayaklarıynan kendini bi yitiyo
takırdık, tukurduk yumbarlanıyo
eniviriyo aşşa
çecin başına
neçeden sonura
dilki efendi
“gaç” deyo “birez de
masılımın başında uyuyan
bu kıtir boyunnunun gel(e)ce(ği)-melce yok”
ana!
vara-vara varsa bi baksay kııı
e(l)-le!
tosba çeci çuvallayıp batır
başından ataş fışkırmış
seninki zuvutmuş galmış
“-len kıtir boynunu ..ktimin
sen ne zaman geldin”
deyo
tosba annadıyo
böyleyken böyle..
..
dilki bu ğarada bi hinlik
düşünüyomuş
“-emme seğideceğidik
sen hile etdin …”
felan deyceğimiş
emme;………….
gıral haziretleri
guyruğunun topazannı ucunu
sallayıp batı(r)
dilki zuvutmuş galmış!
bakmış…çıkar yol yok,
düşünmüş, daşınmış,
ensesini gaşımış
naçar boynunu burkmuş
“-madem kii
yarışı sen gazandın
ma(h)sıl da senin hakkın..
sen çuvalları daşıyana gadak
gayayı dayayayın
noluur-nolmazz” demiş
garnı sırtına geşmiş vaziyetde
(sendeleye) sendireye sendireye
kendi kendine
“dilkiye gurnaz deyene”,
“gadere”,
“feleğe”,
“çiftciliğe”
“gıral aslana”
“ulu gayaya”
“tosbaya”
“Yazılı Çeşmenin suyu
yarım ekmeğe bedel” deyene
söve-saya
hat da en çok da “gıral haziretlerine”
tabi içinden
kafasına vura-vura
söylene söylene
ma(h)sın masın, veda etmiş,
ardına bakmadan
ulu gayaya dayamaya
getmiş
neyye;!! emek olmayıncaz
nolmaz
yemek olmaz”
dilki getmiş..
mesel de burda bitmiiişşş
Çalı/1928