3
Yorum
6
Beğeni
5,0
Puan
1618
Okunma

“-marağ işde;
yaddan-yabandan bi-kaş gişi var
Deli Melidin yanında,
haralda Tokmacıklılar
Köselerin hayat da
Çelene yasdadıkları
ağaşlara nişan alıyollar
cevizlerin altından havsizden bi ğeçen olsa
Allah mafaza
bunnar çömeliyollar,
bi dizleri yerde
sol bileklerinden desdek alıyollar
epeyi bi nişan aldıkdan sonura
“tonk” deye bi ses
çocuklar birbirlerini eziyollar
boş kovan toplamaya
adamların keleşleri
seğidişiyollar nişan aldıkları yere bakmaya
alıp geliyollar ağacı,
keserinen yontuyollar
kurşuna ulaşana gadar
“mubarek beş santim girmiş yau”
tarzında tevatürlerini
goya hayretlerini dile getiriyorlar
sanırım öylece satın alınmıştı o tabanca,
ondan sonra çok baskın verdi köye
candırma
ama o güne kadar;
deynekten ata binen çocukların
söğüt dalına halı ipi bağlanarak
omuzlarına asılan ve arada bir
“ciuvv” diye ses çıkarak sözde sıkılan çifteler
tez zamanda
tahtadan, kiremitten, odundan
arka cep üstünde bele sokulan
sözde tabancalara
yerlerini terkettiler
sokaklarda üçürcümlü,
seksek, kale oynayan kalmadı
tüm yeniyetme köy çocuklarında
varsa-yoksa tükenmez “carcör”ler
takır, takır
itallen marka
yedi-atmış beş baretta
“dapança”lar
ondörtlü, yimdörtlü
toplu..
sokak ve meydanlarda
şirp, seksek, mos, dana unutuldu
artık, kimsenin itibar ettiği yoktu
yaya, süngere, koltuk sapanına
lastik pabuç topuğundan tekerlekli
el arabalarına
..
kimse binmez oldu,
söğüt dalından “deynek at”a
“-onnardan görmüşdür haralda
Asiyenin Melit, gardaşlarına
“siz kekliğ olun da
ben de bi avcılığ edeyin” deyo
yatak-yorgan ne varısa yere endiriyo yüklüğü
önezeye yatıyo
çocuklar ha bire ordan oraya saklanır
“gak-guburak gak-guburak” öterlerimiş
senin Melit nişan alır
dah ederimiş dolma tüfeği
“-taak”
“-taak”
bereket versin depdiğinden mi
neyeyse bişiy olmamış
gorkudan guş gibi çığırılarımış
emme ne fayda
gözarası filen delik-deşiğ olmuş emme
çocuklara bişiy olmamış
ortalığı duman gaplarımış,
bi ta doldururumuş bu namlıyı
evin içinde, govalarımış çocukları
evleri de ucara olunşa
duyan-muyan da olmamış
senin Asiye gelip bille bi baksay kı
gözarası göz göz
evin içi barıt yanığı
yatak yorgan delik-deşik
….
Allah gurtarmış
Allah mafaza
o hesap bi ğün oynayıp duruz
kimin aklına ğeldiyse
“ben bi ğuş vurdum”
hemen herkeş “ben de vurdum”
“-olum ben füfe(ği)nen vurdum”
bu sefte sadaca Höd Musdug
“-ben de tüfenen vurdum” dedi
başga biri
“bizim dapanca var”
ötekiler..
“-bizim tüfek var”
bir kaş gişiynen barabar
gene Höd Musduk
“bizim de tüfek var”
gene biri
“-ben tüfeğ atdım”
gene böyük çocuklardan bir kaçı
“-ben de atdım”
“-ben kaş tefa nişan atdım
hepiciğini de vurdum”
filen derkene
ufaklıklardan gene bu Höd Musdug
“-ben de atdım
hemide kaş kere atdım”
böyüklerden biri
ben bi atışda vurun
Musdug geri ğalmadı
“-ben de”
vururdun, vuramazdın
nesine
“-beş cizili şeker”
“-sen”
Musduk duraladı
“-sen de bi avış gavırka” dediler ona
“-gabil” deye diklendi
valla kaş yaşlarındaydık bilemecen
idda üzerine,
bobası ğilin ovada olduklarını
zati biliyoduk ki, biri
“ben bizim tüfe(ği)nen ava gederin”
Musduk
“-ben de” dedi.
Musdugo(ğu)lların eve ğeddik,
yasdıkları yığıp üsdüne dutalak
musduğu en üsde çıkaralak
güç bela duvardahı mıhlardan endirdik tüfe(ği)
gapış-gapış ikişer gişi dutalak
ver elini Güneyinin Arkası
garşıya bi daş dikdik..
“gale”
Musduğa dediler ki
“hadi bakalım”
“-önşe sen at”
gözü yemedi..
“-olu(r) mu canım tüfeg sizin”
“-yaa valla olmaz önşe siz atın bi!”
..
senin Deli Bolat,
Çil Melidin yere yatıp da
dabanca sıkdığı gibi,
yere yatdı
biz hepimiz gulaklarımızı dıkayoz
“gümmm!”
ortalık dumana ğarıldı galdı
biz çığrış bağrış.. Deli Bolat hemi yüzünü dutuyo
hemi de işaret barnağını
cesareti ğelenner
“ben atçan”
“ben atçan”
sıraya dizildik
dört aşmalı oynaycağımışıyız gibi
bi bakdık Musduğ Oğlu
dumannarın arasından,
bizim nişangahda belirividi
valla bi dakka daa geş gelseydi
Musduk sıkçağdı belki
hemi de bobasının geldiği yana..
söğelek-siğelek emme
gene de zalım bi adam değilimiş,
bizikinner olcak valla “ey” de
esgidilleridi
her birimizin guca(ğı)na
o gıranlardakı daşlardan yükledi
ver elini köy
hiş kimsede en ufak bi etiraz,
zırıltı-mırıltı yok
bi bölük esgerimişiyiz, sanki..
kendi de arkamıza düşdü seninki
manga çavışı ğibi
o verip alıp galaylayo da
biz galaya-malaya dünden ırazıyız
?
yeter ki bobalarımıza şikat-mikat etmesin
Güneyinin içinden geçerkene
Şeytan Sülemen, Gozir Memedi,
“gaçalım” deye işaretleşmişler
çakdırmadan bi bakıyolları kı
adamın elinde tüfek horazı galdırmış!
gözlerinin içine bakıp duru..
..
bunnara başını sallamış
gözleri kısık
dik dik bakalak
?
onnar da bizim gibi
guzu-guzu
gene hepimizi aldı-ğetdi
Necatinin Gayfaya,
sıralandık yan-yana tahtaya
hepimize birer “soğuk oralet”
garışdırıkana bile gayat temkinli
usuldan..
içiyoz da,
kimsede çıt-mıt
ses-soluk yok
Le(y)lek geldi
“-hayrola Memet, bu epaplar ..”
“-bu deligannılar
bana daş daşıyvıdılar
biliyon mu
onun uçu”
“-bunnarın hepiciğide
bek gabadayıdırlar
emme o yelçıkan delikleri olmasa”
“-yok yok hepisi de birinci bunnarın
epaplara laf söyletmen
gusura bakma Ismayıl Emmileri”
içimizden “oh” dedik
“çok şükür”
“verilmiş sadakamız varımış”
emme biz de hâlâ ses soluk yok
“süt dökmüş kedi ğibi”
Lelek Emmi de fazla uzatmadı
adam hakiki deliğannıymış.
Gozir Imızı geldi ona da
Topal Melit, Alisan, Pandal
sankı suçumuzu biliyollarıdı
dakılmağ isdediler
yüzümüz mosmorudu haralda kine
Memed Emmi musade etmedi onara da
biz de bi ta(ha) ordan daş galdırmadık
..
ondan sonurada ha deyince marağ etmedik.
elciklemedik
tüfeğimiş, nişanımış,
guşumuş
geldi geşdi emme o ğün!
Allah bizi gorumuş,
5.0
100% (5)