www.youtube.com/watch?v=owzhUGGYyHA

yolunacak ekin,
işin zorluğu küçülür gözümüzde
bir iştah, bir güç dolardı içimize
daha umutla bakardık yarınlara
daha sıkı sarılırdık yaşama,
ekine, orağa..

"şu karşı yayla da göç gater gater,
bir güzelin derdi serimde tüter,
bu ayrılık bize ölümden beter
geçti dost kervanı eyleme beni
eyleme beni.”

“o güzel sevdiğim taşta oturur,
bir güzelin derdi beni bitirir
bu ayrılık bize zulüm getirir
geçti dost kervanı eyleme beni
eyleme beni.”

"-hadi bi türkü söyleyvi" demez
kimse kimseye
nazlanmaz, çekinmez sıra kimdeyse
ama daha çok ağıtlar revaçyatdı nedense

“ey güzel sevdiğim kavilleşelim
düşe isek karlı yola düşelim.
çok nimetin yedim helalleşelim
geçti dost kervanı eyleme beni
eyleme beni."

arada bir iş edinir birileri
hatırlatır sıranın kime geldiğini
kuşluk ekmeğinden önce dedem yardıma gelmişse
konuşulmaz,
ses sadece ekinin köküne vedasıdır
ısrar etmişsek dedeme
“türkü” diye
“-ırıl başımdan ırıl”
o yoksa
yardıma gelen halama
babam;
“-abaa hadi gari”
halam sırasını savınca
..
“gelin hadi gari
muhanet türküsünü deyvi ha bi?”
anam başlar diğerleri de eşlik ederdi
sıraya halıcı kızların türküleri girerdi

“(2)Kadir Mevlam senden
bir dileğim var
(2)beni muhanete muhtaç eyleme
muhtaç eyleme
eğer muhanete muhtaç eylersen
(2-beni muhanete muhtaç edersen)
yedi deryalara sır eyle beni
kara topraklara gark eyle beni
gark eyle beni

(2)muhanetin sözü zehirden oktur
lutfuna kerem et vefası yoktur
vefası yoktur
sağ gözün sol göze faydası yoktur
(2-Kadir Mevlam senin rahmetin çoktur)
sol gözü sol göze muhtaç eyleme
muhtaç eyleme

(2)muhanetin suyu tersine akar
aktığı yerlere sel olur yıkar
kül eder yakar
(2)bir iyilik etse başıma kakar
(iyilik etmeden başıma kakar)
işte böylesine muhtaç eyleme
muhtaç eyleme

(2)ben dertliyim hak ayırsın işimi
kaygılara saldım garip başımı
garip başımı
varsın kurtlar kuşlar yesin leşimi
kerimdir onarır kulun işini
beni muhanete muhtaç eyleme
muhtaç eyleme”

Erzincan yöresinin anonim türküsü, muharrem engin tarafından derlenmiştir.

Paylaş:

4 Beğeni

(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.

Şairin Önceki Şiiri Şairin Sonraki Şiiri

Şiiri Değerlendirin

Topluluk Puanları (4)

5.0

100% (4)

Tırtar / yolma-muhanet Şiirine Yorum Yap

Okuduğunuz Tırtar / yolma-muhanet şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?

Tırtar / Yolma-Muhanet şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol

Yorumlar

Etkili Yorum

Bedri Tokul, @bedri-tokul

14.6.2016 00:23:08

Ekin tarlaları hemi?
Türküler ünnenir sesler süzülür bulutlara ulaşır.
Yere göğe komadığımız gelincik çiçekleri
Aslında buğdaya zarar verirmiş.
Bunu çok az kişi bilir.
Buğdaylar biçilir, yığınlar yapılır.
Gıçırtılı kağnılarla harmana taşınır.
Terle karışınca nasıl da yakar başağın tozları.

Sağ ol USTA.

Etkili Yorum

Işık Mehmetali, @isikmehmetali

13.6.2016 20:42:50

5 puan verdi

Bizde bu şekideki toplu çalışmalarda '' kızlar hele bir nanay deyin derlerdi'' bir taraf derken bitiminde öteki taraf onun karşılığın verir ve böyle devam ederdi..........O günler çoook gerilerde kaldı ne yazık
Kalemin daim olsun
______________________________Selamlar

Etkili Yorum

VAZO, @vazo

13.6.2016 17:47:48

5 puan verdi

“gelin hadi gari
muhanet türküsünü deyvi ha bi?”
anam başlar diğerleri de eşlik ederdi
sıraya halıcı kızların türküleri girerdi

Şiirleriniz,okurlarınıza farklı anılar sunuyor,kiminde buruk,kiminde tatlı anlılar.
Şiir emek ister ve anıların resmi gibiydi.Türküler ise şiire anlam katmış.Geçmiş
zamanlara ait yaşananlar anlatımda kendi içinde yoğun olduğu gibi okura da kendi
anılarını hatırlatması açısından açık kapılı.Bizim yöremizde de,halı dokuyan kadınların
söylediği türkülerinin güzelliği ve türküleri dizelere yansıtan iyi ki şiirleriniz var üstad.
Tebriklerimle.Saygıyla.

AYŞENİN AŞKI
Simsar geliyor diye kapıdan geldi haber
Halı dibi kızları başlarını örttüler
Kınalı narin ellerin son ilmekleri idi
Kirkit bıçak sesleri bir anda kesildi
Dolaşık adımlarla avluya girdi simsar
Birer birer gözden geçti bütün nakışlar
Sonra soluk fesini eliyle düzelterek
Kızlar dedi bu halı cumaya kesilecek
Malum ya Hasan için bir düğün halısı bu
Düğün halılarının en pahalısı bu
............Simsar gitti ipleri ele aldı kızlar
............Günde beş on kuruşa bakan amele kızlar!
............Kirkit bıçak sesleri işte yine başladı
............O titrek göğüslerde nefesler yavaşladı
............Fısıltılar döküldü karanfil dudaklardan
............Dediler ki artık Ayşecik ayrıldı yardan
............Bütün ona çevrildi gülümseyen bakışlar
............Ayşe'nin gözlerinde yılan oldu bakışlar
Kız Ayşe,dilber Ayşe!
Halıyı sen ger Ayşe
O zengin çocuğu
Sana vermezler Ayşe
............İldiğin her bir ilmek
............Gönül bağından gibi
............Halıya verdiğin renk
............Al yanağından gibi
Gözlerin yine doldu
Gül yüzün yine soldu
O kınalı elinde
Kirkitin ateş oldu
.............Bakışların derinde
.............Maniler ezberinde
.............Nakış olmak fikri var
.............Zülfünün tellerinde
Vur kirkitin inlesin
Kalpler seni dinlesin
Koy başını serinlesin
Halının direğine
.............Yine geliyor simsar
.............Daha çok ilmeğim var
.............Senin gönlün ne arar
.............Elin zengin beyinde?
Canından kopan can mı?
Gözüne dolan kan mı ?
Yoksa gözyaşından mı ?
İşlediğin her çiçek?
..............Ağlama yana yana
..............Bilsen ne mutlu sana
..............Hasan'ın ayağına
..............Bu halı serilecek...

ÖMER BEDRETTİN UŞAKLI//