4
Yorum
7
Beğeni
5,0
Puan
1450
Okunma
buralar muntazam
o yüzden ne zaman bulsam seni kaybediyorum
sevmekten öyle yorgun
düşüyor ellerim
kaldırdığın yerde çalan sazların tellerine sürsem yüzümü
iz çıkar
kan tutar
tarih günlerden illa ki Cuma olmalı, akşam müsait
birbirimizi duyduğumuz şehir var
sen bir kayık olup biniyorsun denize, yüzün aydınlık
şehirlerden şimdi bir şehir söyle, kahırsız ayrıca
taşı toprağı altın, gözleri efsunlu bir memleket
kokarsa, tuzlu sudan koksun elleri insanların
kardeşi boğazlamak tarihin tozlu sayfalarında
iyi lisanlar diliyorum mesela
hiç tanımadığım insanlar için de iyi dileklerim var
iyi koyuyorum adını yastığımın
iyiye başım gözüm
bilki petekler, sobalar ısıtmaz insanı
yüreği titriyorsa
seni gözlüyorum, sokağın ucunda yanmış bir ev var
o evi de biliyorsun
evin balkonunu
iki katlı acıları duyuyorsun
bir çocuk kendiyle masallaşıyor
farkında olmadan çocuk oluyorsun
saçlarını rüzgar dilimliyor
ten evine duyamaz olmuşum
eğriyor parmağı günahsız
aç, açabildiğin kadar kollarını
yorgun bir ses mezarlığa adam kaldırıyor
dört köşe duvar yapılacaksa, bil ki ölene hiç faydası olmuyor
ölenler seçelim
ayır ölenleri
öldürdüklerini
öldürmekten çekinmedikleri
atın bile bir nefesi daha vardır
bir de önden gideni
diyarımız diyar olanda
şimdi hızlanır bohçası
kan damlar kar beyazı nakşına
sen de bir gün anlarsın
Necaşi’ler hep sevilir
5.0
100% (3)