13
Yorum
21
Beğeni
0,0
Puan
2602
Okunma

Cahil idim döndüm durdum, şu üç günlük alemde
Sanmıştım ki kadir kıymet, süslü üç beş kelamda.
Nerde, nasıl ne zaman ki, başım değdi toprağa
Bir kendime baktım bir de, daldan düşen yaprağa.
Gördüm, bildim ki keramet, kupkuru bir selamda
Minnetini iyi sakla, kalma sende melamda
Dostun Karun olsa bile, mana üç beş anlamda.
Kimi gider yalın ayak, dere tepe aşırır
Kimisi de demir çarık, düz yolunda şaşırır.
Gel gelelim şu yerinde, halden hale dönene
Yeyip içip mazlumların, göz yaşına banana.
Baktı kendinden başka yok, son demini taşırır
Bir o yana bir bu yana, gölgesini düşürür
Bin yıl hata işlese de, ayıpta yüz pişirir.
Dünya süslü be azizim, elmas eker taşına
Aldanırsın fettan gözle, iki hilal kaşına.
Her bir zerren nasibini, alsa da bu deryadan
Son soluğun düşle gerçek, geçer gider dünyadan.
Mal da senin değil mülk de, hiç sevinme boşuna
O canım para, pul, mal da bakmaz damla yaşına
Bir yamalı hırka ile, kalırsın bir başına.
Yüksel Beyocaktan (24.05.2016)