Sevmek birbirine değil, birlikte aynı noktaya bakmaktır. exupery
Bedri Tokul
Bedri Tokul
VİP ÜYE

FASİT DAİRE

Yorum

FASİT DAİRE

4

Yorum

3

Beğeni

0,0

Puan

525

Okunma

FASİT DAİRE

FASİT DAİRE

Böyledir bu Dünya.
Her insan doğar. Her doğan da bir gün ölür. Mezar taşlarına doğum ölüm tarihleri yazılır. İki tarihin ortasında kısa bir çizgi. İnsanın kendine has hikâyesi o kısa çizgidedir işte...

Doğan her çocuk güzeldir. Kimi evlere doğan çocuk için şenlikler düzenlenip altınlar takılırken, kimi evde de yeni geleni büyütme telaşı başlar.
Kimi evde annesinin porsuk memesini sormaktan yorgun düşer bazı çocuklar. Kimi evde de özel mamalarla, tutulan bakıcılarla büyürler.

Gün ayları katar önüne, aylar yılları kovalar.
Kızların göğüsleri tomurcuklanır, erkeklerin bıyıkları terler.
Eve aş lazımdır, aşa ekmek. Bir telaş başlar analarda, babalarda.

Kimi evlerde yakışıklı damat, güzel bir gelin telaşı başlarken, kimi evlerde de çocuklara iş aranır.
Kız fabrikada işçi, erkek oto tamircisinde usta olur.

Kimi evlerde yakışıklı damat bulunur, güzel gelin alınır.
Kimi evlerin yakışıklı damadı, güzel eşiyle arabasının bakımı için gelir tamirciye.
İşi biter basar gaza gider.

Kimi evlerdekinin tamirci ustası apak anlındaki tere karışmış siyah motor yağını eliyle silerken:
“Aynı şartlarda geldik Dünya’ya ne mallarında gözüm var, ne de arabalarında. Yoksulluk atadan miras mı bizlere?
Niye böyle ki bu Dünya?”




Paylaş:
3 Beğeni
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Fasit daire Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Fasit daire yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
FASİT DAİRE yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
İlhan Kemal
İlhan Kemal, @ilhankemal
12.8.2024 19:25:55
Biraz elevermişsiniz öncesinden sorunun cevabını:

"Kimi evlerde yakışıklı damat, güzel bir gelin telaşı başlarken"

Eşitsizlik oradan başlamış. Aşk çocuklarının güzel olmasıdır eşitsizlik olan. Güzele aşık olunan bir dünyada tabi ki o aşkın meyvaları da güzel olur. Sonrasında yürüsün gitsin eşitsizlikler.

Fakirlik atadan mı miras? Mirasın tanımı da bu değil mi zaten?

Tam da öyle olmayabilir. Babaannem dört çocuğundan ikisini çocuğu olmayan kızkardeşine verir. Kendinde tuttuğu çocuklardan kız olanı ilkokul terktir, oğlan ise ortakul müstahdemliğinden emeki olur. Verdiği çocuklarının ikisi de (Bir kız, bir oğlan) üniversitede profesör olurlar. Her şey bir yere kadar miras, sonrası çaba, alınteri ve şansları değerlendirebilmedir. Paraolimpik oyunlar da bence bunun en güzel göstergesidir.

Bunları da dedikten sonra, sizin ve Suat Beyin söylediklerini desteklemek üzere şunu da belirteyim. Haziran ayında Türkiye'ye, Türkiye dediysem de onu tam olarak yansıtmayan Çeşme ve Bodrum'a geldim. Yurtdışında dolarla para kazanan bir ailenin ferdiyim. Ama bir çok noktada "Bu parayı kim, nasıl verebiliyor?" dediğim sahnelere, zenginliğe tanık oldum. Halbuki benim durumumda klasik replik "Türkiye çok ucuz" demek, karşılığında da "Tabii, dolarla para kazanınca öyle" cevabını almaktır. Ama dolar da yetmiyor Türkiye'ye. Yetirenleri görünce insanın çenesi düşüyor.

Özetle ustamıza şunu diyebilirim: "Fakirlik miras değil, yeter ki ciddi olarak çalış, kaliteli iş yap ve fırsat yarat" Ama o cipleri istiyorsan bunun cevabını ben de bilmiyorum (Gerçi bizim kasabanın merkezinde bir Gürkan Oto tamirhanesi var. Bir yolunu bulup gelirsen o cipi burada alabiliriz). Saygılarımla.
Suat Zobu
Suat Zobu, @suat-zobu
11.8.2024 23:07:29
10 puan verdi
Malumun, benim oğlumun bir mağazası var.
Bir tarafımızda kargo firması diğer tarafımızda çiçekçi.

Her dükkanın yolla dükkan arasında bir bahçesi bulunur.
Dükkanın içini, yıllar önce yapılmamış olarak kiraladığımız için -azıcık da mimarlığımızı konuşturarak- ben yaptırdım. O bahsettiğim ön bahçeye de seramik döşeme yaptırmıştım.
İşte orada yuvarlak bir masa hep durur. Saat 14.00'ten sonra oraya güzel gölge düştüğü için otururuz.
Zaman zaman oğlan bir yerlere falan gittiğinde biz hanımla "NÖBETÇİ ELEMAN" oluruz.
Ben genelde bahsi geçen masaya oturur kitap okurum. Etrafı kesmeyi de ihmal etmem bu arada!
Ehh ne de olsa elimiz azbuçuk kalem tuttuğundan, yazdı mı yazan arkadaşlarımız olduğundan, bu durumun bize de bulaşmış olmasından mütevellit düşünür, değerlendirir, bir şeyler de karalarım.

Bakarım sağa sola.
Çiçekçiye-kargocuya ne arabalar geliyor bir görsen. Ne jeepler geliyor. Kamyon, kamyon bildiğin.

Senin de dediğin gibi,

"..... Aynı şartlarda geldik Dünya’ya ne mallarında gözüm var, ne de arabalarında. Yoksulluk atadan miras mı bizlere?
Niye böyle ki bu Dünya?” demekten kendimi alamıyorum.

O kişiler ne yapar, ne iş yapar, nasıl bir zenginliktir anlayamam.
Herkesin eşeği gölgede vesselam...

Kel'den öptüm.
neneh.
neneh., @neneh-
11.8.2024 22:56:43
10 puan verdi
Daire fasit değil aslında.Daireyi fastleştiren yaşamanın kanununu öteleyen bizleriz.

Orhan Baba ne diyor ;
Ne sevenim var ne soranım var
Öyle yalnızım ki
Çilesiz günüm yok dert ararsan çok
Öyle dertliyim ki
Bana kaderimin bir oyunumu bu
Aldı sevdiğimi verdi zulumu
Dünyaya doymadan geçip gideceğim
Yoksa yaşamanın kanunu mu bu
Bıktım artık yaşamaktan
Çekmekle bitermi bu hayat yolu ah ah
Bu yalnızlık bu dertler
Bekleyeceğim, bekleyeceğim
Geri dönmese bile
Alıştım kaderin zulmüne artık
Bana gülmese bile
Geri dönmez artık giden sevgililer
Her ümit ufkunda ağlıyor gözler
Bitmeyen çilenin derdin sarhoşuyum
Kahredip geçiyor en güzel günler
Bıktım artık yaşamaktan
Çekmekle bitermi bu hayat yolu ah ah
Bu yalnızlık bu dertler.

Üstadı selamlıyorum.Sağlıcakla.Saygıyla.
Ahmet Zeytinci
Ahmet Zeytinci, @ahmetzeytinci
11.8.2024 19:22:31
Baştan sona imtihan ki Rahman ve Rahim olan da ''Allah sabredenlerle beraberdir.'' diyor... Elimizde değil ki anamızı babamızı seçmek, kader bu yazılmış işte bir şekilde... Bize uymak düşüyor yazılanlara... Kutlarım Abim selamlar saygılar...
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL