Kapıda kimliğini gösterdi.Görevli
--Ellerini kaldır....dedi..İki eliyle koltuk altlarından aşağı inerken pantolon ceplerine baktı.
--Hadi geç.....Diyen görevliyi heyecandan duymadı bile,,,Etrafı yüksek duvarlarla çevrili
yoldan geçti. Kalabalıktı,hiç kimse birbirine bakmak istemiyordu...
Suç işlemişler gibi korkak ve ürkektiler...Birbirlerine çarpmamak için dikkatlice yürüyorlardı...
Sola döndü,önü bayağı kalabalık evin yanında durdu...
Demir parmaklıklarla ,çevrili camdan içeriye baktı.Her şey anlattıkları gibiydi.....
Gayet dekolte giyinmiş, cicili, bicili bayanları hayran ,hayran bir süre seyretti.
Kadınlar.....yüksek sesle konuşuyor uzun,uzun kahkahalar atarken kendilerini
İştahla süzenlere kaş, göz ediyor,dillerini dışarı çıkararak elleriyle gel gel diyorlardı...
Kısa esmer güzel biriyle göz göze geldi.
Kadın davetkar bir şekilde,,,,,,
--Gelsene koçum dedi...
İçi bir hoş oldu.Tatlı bir serinlik vücuduna yayıldı.Bu kelime çok hoşuna gitmişti...
Önündekine ...
Biraz müsade edermisin,,,,,,diyerek kapı tokmağını çevirdi.İçeri girdi....Ağır bir makyaj
kokusu içini sardı.Ellerini tutan kadına bir şey söyleyemedi....
--Üst katta sekiz numara....
Hızlı,hızlı merdivenleri çıktı. Koridorda sıralanan odalardan sekiz numarayı buldu.
İçeri girdi.

Heyecanlıydı, etrafı bir güzel süzdü...Kırmızı ton ağırlıkta loş bir aydınlatmayı, büyük karyola, duvarda asılı kadının resmi tamamlıyordu....
Makyaj masasının üstünde usul, usul çalan müziğe hiç aldırış etmedi.
Sıkıldı,merak korku tedirginlik içindeydi...
--Niye geldimki diye mırıldandı.Pişman olmağa başlamıştı,,,Kapının açılmasıyla toparlandı.
--Hayatım daha soyunmadınmı,,,,Diyene baktı.Loş ışıkta dahada güzeldi...
Kadın ellerini tutup hızla kendisine çekti..Öpüşürken ,,,,,
--İlkmi olacak dedi...
Yüzü kıpkırmızı kesildi.Ter içinde kalmışti,,,hiç bir şey söyleyemedi.
--Utanma canım dünya bu işin üstüne kurulmuş,hadi çekinme soyun dedi...
Bir çırpıda,kazağını,fanilasını, pantolonunu, çıkardı...Önünü elleriyle kapatırken
Utancından kadının yüzüne bakamıyordu....
Öpüşmeye başladılar.karyolanın üzerine yayıldıklarında,her şey pembeleşmeye başlamıştı.
Hiç bir şey düşünmüyor. bedensel hazzın doruklarına tırmandıkça tırmanıyorlardı.
İstemediği bir hayatın,tiksindirici bıkkınlığı,sarhoş nefeslerinin solunup,gururlarının Yudum ,,,,,,,
yudum içildiği, horlanmanın eksilmeyip çoğaldığı, yaşamak için etinin pazarlanıp satıldığı,
adının biriine kızgınlıkla söylendiği an tazminat davalarının açıldığı, kadın belkide ilerde
bunları kendisine yapacak olan birini yetiştiriyor.Avuçları içinde zavallı bir kuşun çırpınışlarını, ürkekliğini andıran öğrencisini, çok azı kendisine kalan üç, beş liraya bir hoşgörü denizinde bıkmadan usanmadan yüzdürüyordu....
Kadının üzerinden yana devrildi.O, güzel anlar çok çabuk bitmişti...korkaklık yerini erkeklik egosuna devretmiş,gurur ve büyüklük duygusu vücuduna yayıldıkça yayılıyordu....
Hızla kalkıp giyindi. merdivenleri atlayarak aşağı indi.Masa başında oturan iki bileği altın bileziklerledolu kadına ücretini ödedi...
Kadınına tatlı bir gülümsemeyle baktı.
--Yine beklerim sözcüğü çok hoşuna gitti...
Kapıyı açana bahşişini verdi.Süklüm büklüm geldiği yerden böbürlenerek daha erkeksi
bir tavırla birde şarkı mırıldanarak kalabalığın arasında kayboldu gitti... ........