ÜYELİK GİRİŞİ ÜYE OL
Anasayfa Şiirler Forum Etkinlikler Kitap Nedir? Bicümle Tv Müzik Atölye Arama Blog İletişim Yazılar
Giriş Yap Üye Ol
Bir kalbin içinde iki can vardır biri kendi canı diğeri sevdiğinin canıdır... Hasan Öztürk Paylaş
ANASAYFA
ETKİNLİKLER
NEDİR?
TİVİ
BLOG
BİCÜMLE
ATÖLYE
ARAMA
serin mavi

serin mavi

20.6.2014 15:19:30

Ne zaman büyüdün sen,ey pembe etekli kız..?Muhatap kendisi olunca o kız,başlar elbette bir iç monolog...O pembe etekli kızın şahsında sorgulanır ne zaman büyüdünler ve ne zaman öğrendin o gözyaşlarını saklamayı,gibi binlerce soruyu ortaya salıp da,cevap aramalar...

"Ona sürekli ihtiyacım var halbuki
Ne zaman ki elma şekerim alındı elimden büyüdün diye
ne zaman ki çizgi oynamam yasaklandı
kazık kadarsın diye mahalle ağzıyla
ne zaman ki canım yanınca
ulu orta ağlamam ayıplandı
gizlendiğim karabasan köşelerde
hep onu arıyorum başım her sıkıştığında
gamsız yüreğe sarılıyorum
üşüyen minicik ellerimi
kahkakası ile ısıtıyorum..."

kız..pembe etekli kız...öyle ulu orta ağlama...elma şekeri de yasak artık sana...kazık kadar kız oldun,hala seksek mi oynuyorsun..!evet şairemiz evet...aynen böyle seyreder çocukluklarımız bugünlere gelişlerde..."bak falanın kızı çeyizlerinin yarısını bitirmiş bile..nakış,gergef,el oyası vb. öğrensene sen de,öyle seksek oymaııp,elma şekeri yiyeceğine..."

İşte bizim gerçeklerimiz bunlar şairem...ah ki ah...yaşayamaz çocuklar doya doya çocukluklarını...yasak...yasak...ne sakız çiğneyebilirsiniz gönlünüzce,ne de çiğdem çitleyebilirsiniz öyle fütursuzca...öyle,oğlan çocuklarınına tanınan özgürlüklerden de fayadalanamzsınız her zaman...sen kız çocuğusun...çokça da yasaklanır herşey kızlara...kriter ne bu yasaklamalarda..?ebeden,dededen öyle görülmüş,sorgulamadan uygulanır işte kız çocuklarının üstünde...bakarsınız birgün,o elma şekeri yiyen,seksek oynayan,ulu otra ağlaması yasaklanan kız çocuğu için,evinize bir zarf bırakılır veya ablaları,görümceleri veya eltileri ile kapınıza gelirler ve kına gecemiz,nişanımız,düğünümüz var diye davetiye bırakılır...hoppala bu ne şimdi yahu...el kadar cirmi olan oyun çocuğunu,bir bakmışsınız düğüncü mağazasında nişanlık provasında veya sarrafta yüzük,bilezik denerken görürsünüz...yok öyle lüksü kızın itiraz etmeye falan..."verdim gitti,der babası,anası,ağabeyi de,hiç de düşünmezler bu kızın hayallerinin çalındığını,sevdasınına karlar yağdığını ve dallarının kırıldığını"...sonra da "yüksek yüksek tepelere ev kurmasınlar..aşrı aşrı memlekete kız vermesinler...annesinin bir tanesini hor görmesinler..."diye devam eden o ağıtı ve yangınlara sarmalanmış dizeleri kınayla sıkıştırırlar o körpe kızın eline çeyrek altınla...ve,gözlerini hiç de tanımadığı bir erkeğin pos bıykları ile bakan yüzüne bakarken açar gözlerini kızcağız...çocuklar..sünnetleri..okulları...koca,kaynana vb. kahırları öte tarafta...vücut şekilden şekile girmiş..ağızda diş kalmamış..yürek zaten herşeyi unutmuş koca ve çocuklara,gidilen eve adanmış...takma dişler yaptırılır...gözlükler alınız..bel bükülür...belki de huzur evi son durak..ve,sessizce bir mahalle mezarına toprağa konur o pembe etekli kız...

"Ne zaman büyüdüm ben
hala dizlerim kanıyor düştüğüm zaman
hala oturup ağlamak geliyor hırpalandığında yüreğim
hala erik çalma içgüdümü bastırma çabasındayım
komşumuzun ağacından
ben hala uçarı kafamla
hesapsız kitapsız sevme kavgasındayım
ne zaman büyüdüm gözyaşlarımı saklayacak kadar..."

ve,ıskalanan tüm özlemler..hayaller..umutlar...yaşanmamışlıklar sorgulanır pembe etekli kızın yüreğinde daim...Ne zaman büyüdüm ve ne zaman öğrendim ben,diye iç monologlar başlar...pembe etekli kız hala o günlerdedir...ıskalanan tüm yaşanmamışlıklrda...yarım kalmış seksek oyunlarında...komşu bahçeden erik çalmalarda...hayallerindedir her...ve,hesapsız, kitapsız sevmeler kavgası başlar...sahi ne zaman büyüdüm ben ey pembe etekli kız...?ne zamandan beri saklıyorum ben bu gözyaşlarımı...?

Eh şairem ah...öyle bir konu ki bu...tema ki...günlerce yazsam,bitmez...deştiniz,öğretmenlik yanımı...öğrenme süreci yaralarımı...nasıl bir kaderdir bu böyle,ilimle,irfanla,inançla vb. alakası olmayan yargılarla pembe etekli kızların kaderi...!

Şairem...siz hep yazın böyle..sağın mısralara yüreğinizdeki duyarlılıkları....Çok ama çok haz alıyorum..keyif alıyorum...savruluyorum eserlerinizin avazlarından...her eseriniz apayrı bir iç monolog...serzeniş...realite...tercüman oluş yüreklere...Yüreğiniz,elleriniz dert görmesin...bu eseriniz tek kelime ile muhteşemdi...işte şiir ve hayat dedirtti bizlere...

tebriklerim çokça pembe etekli kıza dair fiziki ve ruhsal betimlemelerinizin mükemmelliğine,ustalığınıza ve tercüman olmanızaydı pembe etekli kızların "ne zaman öğrendim ben "deyişlerine...saygılarımla...

Şiir Bilgi

Ayvazım Deniz

Ayvazım Deniz

NE ZAMAN ÖĞRENDİM ?


Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.