türkmendağlı
16.3.2012 21:21:04Keşke Çiçekleri
Hikaye şu :
Bir gece gizlice, açık kalmış rüyana giriyorum
Tanınmamak için gözlerime siyah bir yalan takıyorum
Uzunca bir süre ne çalabilirim diye aranıyorum
Saçlarını taradığın an-dan başka bir şey bulamıyorum
O kesit-le yetiniyorum ve alıp kaçıyorum
Büyük bir uğraşla kendi rüyama taşıyorum
Çok ağır
Gerçekten çok ağır
Şimdi daha iyi anlıyorum
Karıncaların sırtlarındaki ağır sevdalarını
Ama şimdi daha iyi hissediyorum
Küçülmüşüm de bir ağustos böceğinin ruhuna girmişim sanki
Ama yine de
Yaz boyunca sevişecek erzakım yok
Rica etsem biraz masal taklidi yapar mısın
Bugün ayın On Altıncı kırmızısı
Bugün senin umut günün
Bir dolu keşke çiçeği aldım sana
Çok sarhoştun ama yine de koklamayı akıl ettin
Karşılığında bir çift göz � bebeği verdin
Koynumda keşkesiz büyüteyim diye
Nasıl taşırım ben bu kıpkırmızı sorumluluğu
Bugün sana terk edilmiş bir otogarda buluşmayı teklif ettim
Kimsenin gidemediği ama gidiyormuş gibi yaptığı temiz bir hikayede
Çok heyecanlandın, omuzunda bir dudak çıkacak gibi oldu
Bir dolu yapraksız ağaç vardı otogarda
Neden bilemedik incir ağacı dışında, diğerlerinin ismini
Yoksa o ağacın yapraklarını?
Evet, reenkarnasyona inanıyorum
Kelebekler ve sen yeniden doğarsınız hep
Yeniden ve yer değiştirip
Neden diye sorma, kozalarınızdan biliyorum
İp ucum, Göl örgülü bir mevsimin saydamlığıdır
Seni görüyorum o uçsuzlukta
Evren yırtılmış da dikmek istiyorsun elindeki yıldızlarla
Ne çok ihtiyacımız var sonun sonsuzluğuna
Şarkılar ve yörüngesinde dönen notaları
Başım dönüyor, yüksek dozda hayalden
Aslında bu kadar alımlı değil her şey
Her gözlerimi kapattığımda
Şeytan sırtıma bir günah etiketi daha iliştiriyor
Biliyorum, ben bir damping kurbanıyım
İki alana bir bedavayım çoğunlukla
Hikaye şu :
Bir gece gizlice açık kalmış rüyana giriyorum
Tanınmamak için gözlerime siyah bir yalan takıyorum
Ama nu bulsam ne görsem çok ağır
Tıpkı bir karıncanın sırtındaki�
Evet�
Demiştim değil mi?
Oktay Coşar.
Serbest nazım şiirinizi kutluyorum.Yunus diyarından selamlar.