6
Yorum
10
Beğeni
5,0
Puan
1626
Okunma

Ben geldim ayna;
Bu sefer destur isterim senden
Biliyorum geçenlerde kırdım seni
Üzdüm beklide sen haklıydın
Anlattığın onca şeyde
Beni sen iyi tanırsın biliyorsun beni
Deli olduğum kadarda merhametli yanımı da bilirsin
Şimdi kaldığımız yerden devam edelim olur mu
Ama bu sefer canımı daha çok acıtma olur mu
Hadi ayna bak ben geldim
Dök ne varsa bana dair sende olanları
Ben yumruğunu yedikten sonra
Anladım ki benim parçalanmış yanım kadar
Seninde yüreğinin parçalandığını
Telafisi var mıydı olur muydu
Orasını sen biliyorsun nihayetinde
Bir süre sonra bana gelip kusacaktın
Nefretini de, acını da, mutluluğunu da
Ne garip ki sen mutluluğunu pek görmedim
Bir gün yine karşıma dikilip
Artık hayata meydan okuyacağını
Yeniden merhaba demek için
Kendine çeki düzen vermeye karar verdin
Cuma günü olsa gerek ocak ayının başları
Yine kırık harabeye dönmüş yüreğini
Birinin ayakları altına paspas yapmıştın
Bu sefer niye yalan söyleyeyim
Ben bile gerçek aşkı bulduğunu sandım
Mutluydun dik duruyordun
Kendinden emindin ve işte bu demiştin
Yüreğin o kadar kocaman olmuştu ki
Bunu ben bile görebiliyordum
Sevmenin gerçek yanını his etmiştin
Sık, sık karşımda durup çaylak demeye başladın
Söylediğin isimden bir şey anlamamıştım
Ama zaman geçtikçe anladım ki sen ona çaylak diyordun
Mutluydun bazen hasretinden hüzne boğuluyordun
Ama bir kurtarıcı gibi sesi kulaklarına değdiğin de
Kendine geliyordun
Yürürken bazen ayaklarım yerden kesiliyor diyordun
Her şey yolunda gibiydi hiç bozulmayacak
Bu sevdanın sonu mutluluk olacaktı buna bende inanmıştım
O eski deli gitmiş yerine başka biri gelmişti
Buna seviniyordum
İşte karşıma geçen biri ve mutlu
Bende mutsuz sıfatları görmekten bıkmıştım
Ama seni öyle görmek beni de mutlu ediyordu
Kırık dökük yanımla
Sonra ne oldu bilmiyorum ama mutluluğun yavaş, yavaş
Seni terk etmeye başladı
Kah sevinçle karşıma geldin
Kah hüzünle bir anlam mana vermedim senin bu hallerine
Ama senin git, gellerin ve senin yaşadıkların
Haybeden şeyler dildi
Seni tanıyordum çünkü sen kolay, kolay yıkılan
Kolay, kolay pes eden olmadın hiç
Konuşmaların kesilmiş
Artık sessizliğe boğuluyordun
Bazen dilinden düşmeyen kelimeler oluyordu
Hatta bir şarkı vardı dilinde
Yar gelecek yar gelecek diye
Ondan sonra işte bu, evlenmeye doğru gidiyorum
Artık dört duvar arasından kurtlucam
Duvarlarla konuşmayı kesecem diyordun
Beni anlayan beni anlamak için çabalayan
Bir nefes bir can hayatını onun uğruna feda edecek kadar
Yüreğini ortaya koydun
Şarkın dilinde kaldı ne yar geldi
Nede senin duvarlarla konuşman biti
Yine tek kişilik hücren ve sen
Duvarda kırık dökük ben kaldım
Korkumdan soramadım sana ne oldu
Neden biti şarkın dilinden döküldü diye
Sonra bu sefer tamam yar gelecek ben gidecem
Oda gelecek diye gittin gurbet ellere
Yine başladın mırıldanmaya
Heyecanını ayak seslerinden anlıyordum aslında
Telaşını her şeyin dört dörtlük olmasını diliyordun
Gülüşün bakışların hatta bana bakışın dahi değişti
Ama olan oldu ve yine sen hüsranla kala kaldın tek başına
Artık şarkılardan nefret etmeye başladın
Huysuz çekilmez bir olmuştun
Kızıyordum senin bu haline ama
Anlatamıyordum sana
Çünkü senin yüreğini ben biliyorum çünkü seni ben tanıyorum
Sonra sanki ipler koptu o kayboldu sen köşene çekildin
Biliyorum senin aklın fikrin zikrin oydu
Aklından yüreğinden çıkmadı çıkmıyordun
Bir gün yeniden merhaba dediğini duydum
Sen canım diyordun o buyurun
Sen aşkım sevdam diyordun o buyurun
Sen ölürüm senin uğruna diyordun
O buyurun diyordu
Senin sıcaklığın sıcak nefesin
Aradaki buz dağını eritemiyordu
Ağrına gidiyordu zoruna gidiyordu sessiz kalışı
Belki de sarf ettiğin kelimelerin yerine ulaşmadığı için
Derin bir çukurdaydın ve boğulmak üzereydin
Tek çıkış noktan vardı onunda adı çaylaktı
Onun o davranışı seni yıkıyordu
Çünkü sen hep yürekten seslendin ona
Çünkü sen hep onu içerinde yaşattın
Ama anlayamamış yada senin önüne set örüyordu
Oysa o senin hayatının en derin anlamıydı
Oysa o senin hayatta nefes almana sebepti
Bir sıgara yaktın ve başını iki elinin arasına aldın
Kafanı kaldırdığında
Gözlerindeki yaşlar beni çoktan ıslatmaya yetmişti
Bir ara ödüm koptu o ne derinden haykırıştı
Bırak beni duvarlar titredi
Yeter artık sevmeyeceğim
Artık sevmeler sevilmeler tövbe
Tövbe ediyordun göz yaşlarının arasında
Ama başaramadın yapamadın tövbeni
Çünkü sen çaylağa ruhunu kaptırmıştın çünkü
Sen o olmuştun artık
Kocaman adam oldun
Artık sana çocuk kendine gel diyemezdim
Saçın sakalın aklarla doldu
Hüznün seni çoktan geçti
Kederin senin cüssenin iki katı kadar olmuştu artık
Sen bana da küstün hayata da küstün
Sen aslında aldığın nefese küstün
Hiç unutmam sana bir gün hayatım demişti hani o kavgalı günlerin ardından
Bir kelimenin bir insanı bu kadar
Sevindirebileceğini senin o halinden anlamıştım
Sen ne güzel bir yüreklisin
Sen hep vicdanından kaybettin
O vicdanın var ya o vicdanın
Şimdi halen çaylakla kavgalı sın biliyorum
Farkındayım her şeyin ama
Benim tanıdığım deli sevdasından aşkından vaaz geçmez
Sen o kadar delisin ki canından vaaz geçersin ama çaylaktan vaaz geçmezsin
Ayna;
Sessizlik lütfen sessizlik
Yeter bu kadar, yeter anlatma ne olur
Ben kaç kere ölüp dirilmişim yeni farkına vardım
Bırak ayana kalsın üstü
Anlatma artık dokunma sineme
Belki bir gün
Hani ola ki bir gün yine sana gelirim
Kim bilir beklide sen anlatınca beni çaylağa
Cüssemle sana bakıyor olmayacam
Beklide bir ruh bir hayalet olarak bakıyor ola cam
Belki de bu sefer ben seni görüyor olucam ama
Sen beni görmüyor olacaksın
Kim bilir ayna…
Kim bilir
5.0
100% (9)