4
Yorum
10
Beğeni
0,0
Puan
1535
Okunma
.
maviyim sanarak yürüdüm onca yol
ayaklarım zehirli baldırandı
suydu özlediğim ilkin
aklım çöl,
özendiğim dağdı
adım kendini kurtarıp karasından
apaçık bir göğün yüzüne yazdı
sen oyalanıyordun, kafeslerinde tutsak zamanın
sarı sandıklarda sıra bekliyordu
gelin kızın yazması, acıydı ağzı yaranın
tuz; suya varana kadardı
bundan sonra senindi yol
tırmanıp düştüğün o uçurumun koynu senin
katlayıp koyduğun gün ışıkları
sancısıydın bundan böyle bütün doğumların
her acı onu çoğaltandan büyüdü
sağaltılan ve seyreltilen bütün acılar gibi
bazen ölmeye ne çok ihtiyacımız vardı
.