deniz dalgaları fısıldadı efsanesini esrarların
dalgalarında kırılan köpürüşleri giz tuttu aydınlığına
gelgitleri yaşattı icinde apansız
ve bir girdap olup cekti derinliğine
deniz diye gecmeyin
en kral sırları gömerdi sudan toprağına
bir alem öterdi de kuşları icinde göcerdi
ses verin sonsuzluğuna gurur erdemleyin
ve bırakın duyursun rüzgarını martılarına
sır bu ayna gibi yüzeyinde insanlığın olmadığı hoşnutlu bir perde
gemilerin korumaklı yolu üstüne bulutları gizlediği giz bir sır
deniz deniz diye okyanuslar yücelten kaptanlarıyla
deryaları özleten bir mahalle onlarınkisi
batık yutarsa alırdı ancak fanilik nasibini
ve bir bir yutmaya niyetli bu yüzden deniz yoğunluğunda kendinden büyükleri
sınırsızlığına odaklanın yardımda bulunup iki damlada yanaklarınızdan siz kayıplarınızı uğurlayın
öyle kusursuz bir kalkandı ki deniz
ne icindekini gün yüzeyine cıkartmayı başartırdı
ne de vazgecerdi kayaları aşındırmayı yüzeyinde
isteyene gönlü yüce bir dosttu yanlızlığıınızda
isteyene anlam doğurtan bir ilham kaynağı
ufuk ondaydı yakamoz onun topraklarına gebeydi
gökyüzünü en iyi yansıttığı şeyde gizliydi
o ne bir büyücüydü ne de bir peri
deniz icimizdekileri rengiyle yansıtan huzur vermek işin manalı hışırdayan
asillik güzergahında nice romanlar yazdıran
esrarlı dünyanın esrar katanıydı sadece



.