2
Yorum
12
Beğeni
5,0
Puan
1563
Okunma

Kızılca kıyamet yağan karın altındayım
Biçareyim zemheride kimsesiz sokaklarda
Donuyorken bu gece yarım kürem
Ben sıcak düşler ülkesinde
Bal gözlerinin bereketli deltasındayım
Kurulmuşum yörene yamacına
Can alan safir saçlarına papatyalar takmaktayım
Gece buz
Bu gözler, bütün yüzler uykusuz
Ciğerimde yaktığım nefestesin
Yutağımda geçen her lokmada
Senle varım bu alemde
Sensiz hiçlik makamındayım kuşkusuz
Çatılar, saçaklar önünden geçtiğim ağaçlar
İliğine kadar üşüyor
Ellerim cebimde unuttuğun ellerinle
Sevdam kulağıma bıraktığın neşvenle ısınıyor
Dudağımda cılız bir nağme düşerken
Demir atıyorum gül bahçene
Varlığına muhtaç göğsüme kuruluyorsun
Semada süzülerek inen kar ateş oluyor
Tepeden tırnağa tutuşuyorum
Ol vakit bu kevgir yüreğim
Dönüyor kömür karası bir avuç küle
Geceye ay aydınlığın düşüyor
Pamuk bahçesini andırıyor arz
Solan benizleri tırmalıyor
Her birini meleklerin indirdiği kar
Donuyor dünya dönüyorsun başımda ey yar
Saplamışlar bir kez sökemezler bir daha
Bu fenada seni kalbimden sonsuza kadar
Kirpiklerimde savruluyor rüzgar
Fulya kokulu düşlerim solarken
Gözyaşlarım kristalleşiyor pınarında
Yormuyor süründürüyor beni bu hayat
Beteri var adına diyorlar ölüm
Gel bunu bana her gün hatırlat
Tamda şimdi
Yürek vuruyorken seni göğsüme göğsüme
Zaman aralansa
Ayazda çatlayan ruhum olmadan talan
Çıkıp gelsen karın düştüğü yerden
Geceye inen nur büyüse
Ve hiç bitmese bu heyecan…
5.0
100% (7)