20
Yorum
16
Beğeni
5,0
Puan
3830
Okunma

Bu gün 30 Aralık 2015
Saat 12 24 şu anda.
Kafaya koydum bir kere.
Bir oturuşta on şiir birden yazacağım.
Önceden bir hazırlığım filan yok
Yanlış anlaşılmasın.
Maksat:
Bu sitede neden genel olarak,
Serbest şiirler güne geliyor?
Bu kadar mı zor serbest şiir yazmak.
Daha mı teknik gerektiriyor?
Hece şiirlerine nazaran
Neyse…Uzatmayalım
Vira Bismillah.
Madem Vira Bismillah dedik.
İlk şiirimiz Vira Bismillah olsun
1- VİRA BİSMİLLAH
Yaşlı adam kanbur belini,
Zorlukla doğrultarak baktı denize.
Hırçınlığı, öfkesi kabarmıştı yine.
Ama üç çocuk bir de hanım.
Ekmek beklerdi akşama.
Ekmek ise,
Artık aslanın ağzında değil,
Balığın midesindeydi.
Topladı ağlarını.
Örmüştü daha önce sökülen yerleri.
Ağır ağır,
Nazlı adını verdiği takasına doğru yürüdü.
Arkasından kediler de dua ediyordu.
Kısmetin bol olsun kaptan diye.
Onlar da açtı kaç gündür.
Öyleki damlara çıkıp,
Mırvav yapacak mecalleri kalmamıştı.
Temel Reis çalıştırdı külüstür takayı.
Denizin tam ortasına geldi.
Salarken ağları denize
Vira Bismillah dedi.
Vira Bismillah
Ya nasip
2- YEKNESAK
Nedir bu yeknesaklık?
Biteviye aynı monotonluk.
Güneş bile monoton.
Mono, yani tek.
Ton,
Bir ton, ,ki ton, üç ton gibi değil.
Ağırlık ölçüsü olan tondan bahsetmiyorum.
Ne var sanki her gün doğudan doğacak?
Bir kez de bir değişiklik yap.
Batıdan doğ
Kıyamet kopmaz.
3- RUHUM
Oy bu benim deli ruhum.
Eser bahtıma bahtıma.
Ruh nasıl eser diye sorma.
Deli dedik ya anla işte.
Mecaz-ı mürsel yapıyorum yani
Nerede mi?
Ulan Mecaz-ı Mürsel nerede yapılır angut?
Elbette Karamürsel’de
Haaa Karamürsel sepeti de de güzeldir.
Ufaktır ama güzeldir.
İşte o yüzden,
Atalarımız demiş ki:
Ufak at da civcivlere yem olsun.
Eh ataları kıracak değiliz ya.
Ufaktan ufaktan atıyoruz biz de.
Bakalım şişenin dibini ne zaman buluruz.
Oy benim deli ruhum.
Hep senin halt etmen bunlar
Biliyorsun değil mi?
4- EFGARLIYIM BU GÜN GENE
Başım pare pare duman
Efgarlıyım bu gün gene
Dokunmayın gayrı benim firaklarıma.
Vuslatlarımı ellemeyin.
Hazanlarıma dönüp bakmayın bile.
Devinip durmalarım sizi ilgilendirmesin.
Evrilirim ben şurada bir köşeye.
İçsel salınımlarımla başbaşa bırakın beni
Efgarlıyım bu gün gene
Ef/gar/lıyım
Bu
Gün
Gene.
5- SOL YANIM
Ah sol yanım.
Seni unutacağımı sandın değil mi?
Olur mu hiç?
Sen hiç ‘’ Sol yanımsız’’ şiir gördün mü?
Türküsü bilem var
Cumbullu cumbullu, aslanım aslan
Sol yanım yoruldu, sağ yana yaslan.
Sahi unuttum sormayı.
Sen hiç aşık oldun mu hayatında?
Yok aslında biliyorum,
Neticede sen de,
Ağaç kovuğundan çıkmadın.
Mutlaka aşık olmuşsundur birilerine
Benim ki sadece merak.
Yani diyorum ki:
Hiç sol yanında bir sızı duydun mu?
Sol yanında bir eksilme?
Sol yanında bir elektriklenme?
Sol yanında uyuşmalar filan oluyor mu?
Şu anda sol yanın mı uyuşuyor?
Ne aşkı ne meşki?
Kalp krizi geçiriyorsun salakkkk.
6-SİZ BİZİM ÇEKOSLAVAKYALILAŞTIRAMADIKLARIMIZDAN MISINIZ?
Neden reng-i ruhsarınız albeni albeni islikler dökmüş.
Nedir bu safra kesenizdeki
Demircinin örste dövdüğü samanın,
Tecessüsleri içinde kıvrılan na mütenahi tebelleşler?
Neden sorgulamıyorsunuz
Bu ataerkil düzendeki filolojik filatelistleri?
Aman Allah’ım !
Hatta Oh My God !
Yoksa siz,
Evet yoksa siz,
Siz bizim Çekoslavakyalılaştıramadıklarımızdan mısınız?
7-UY BEN SAA ÇESULEYUM
Ey Fedime
Pırak haçan Ağasar’in nalinini
Cel ha poyle yamacima
Saa Anzer palu yedureyum daaa
Ula denuzleri aş da cel kurbanin olam.
Cel de kurtar peni ha bu abazaluktan.
Pliy misun?
Pen haçan senu
Seveyrum teliler cibi.
Cel artuk
Ula cel artuk hemsi gafa.
Cel artuk Fedime.
Pak ne zamandur,
Elumde galdi daaa.
Çiçekler teyrum. Yanliş anlamayasun:
Uy çesileyum saa
Cel artuk daa ceeeeelllll.
Ula Turkcel değil haa.
Gariştirmayasun.
Celiyrum, cideyrun diyruk ya.
Ha işte onin celi.
8- VERİN BANA
İsminizin Önemi yok,
Sizi tanıyıp tanımamamamın da.
Verin bana.
Evet evet sana söylüyorum sarı saçlı dilber.
Sen de öyle esmer
Şaşkın şaşkın bakma kumral.
Sen..evet sen..
Siz hepiniz.
Verin bana.
O en masum
O en mahcup
O en sevimli ve
O en vicdan sahibi olduğum
Çocukluğumu geri verin bana.
Toza toprağa bulandığım,
Yara bere içindeki dizlerimi,
Kırıklar yüzünden
Haritaya dönmüş kafamı geri verin.
Topaçlarımı,
Misketlerimi,
Gazoz kapaklarımı,
Teksaslarımı, Tommikslerimi,
Tahta kılıçlarımı,
Eski çorap ve bezlerden yaptığım
Futbol toplarımı,
Eski cocukluk arkadaşlarımı
Verin tekrar bana.
Evet sana söylüyorum beyefendi
Ve sana hanımefendi.
Ver bana
Vermelisin bana
Hiç olmazsa eski neşemi
Yoksa…
Yoksa, bak ölüp gidiyorum.
Bana da yazık. Değil mi?
9-SEN AŞK NEDİR BİLİYON MU?
Sen aşk nedir biliyon mu?
Hanı yüreğin pırpır eder ya.
Hani ellerin karıncalanır,
Gözlerin sulanır,
Belin yavaş yavaş kamburlaşmaya başlar
Dişlerin dökülmeye başlar,
Kafan bizim lavabo aynası gibi,
Işıl ışıl ışıldamaya başlar ya
Hani artık yavaştan yavaştan
Lumbago, siyatik, romatizma,
Ve giderek çizilmeye başlayan karizma
Hemen peşinden sık sık nevazil olmalar.
Artık yenemez olur zeytinyağlı dolmalar
Ufaktan ufaktan akciğer yetmezliği,
Prostat da cabası.
Ahh ahhh. Sen bunları nereden bileceksin ki
Çünkü kalpsizsin sen oluuum.
Aşk nedir bilmiyorsun:
Eğer aşık olsaydın.
Tüm bunları bilirdin mutlaka
‘’ Hastir lan moruk mu?’’
‘’Moruk senin ninendir ukala.
Aşktan bî haber nasipsiz şey n’olacak.
Yine de bir tanecik olsun Hece şiiri sıkıştırmadan olmuyor tabii ki.
10- MEST-İ EY YAR
Kimse bilmez kadrimi, sormaz kimse derdimi.
Name, ferman bîhude, sığmaz destane bu gönül.
Derd-i gamınla helak, okur Elham ve Felak
Bîsûd yine ümidler, vîran pastane bu gönül.
Saçlarımın hepsi ak, dîde-i giryânım çâk çâk
Bîçaredir figânım, sonum hastane bu gönül
Temaşa eyleme saf saf, söyle n’olur iki laf
İstediğim budur senden: Kâl-ü dostane bu gönül
Aşkınla cûşa gelmiş, dertle mestane bu gönül.
Ne feleğe bir intizar ne ister kestane bu gönül.
Gamzelerin çukurunda bırak ki gark olayım:
Aklım zaten takıldı ki, mini fistane bu gönül.
-------------------------------------------------------------------------
Evet bitti. Şu anda saat 14.06
14.06 -12.24 = 1.42
Bir saat kırk iki dakikada tam on şiir(!) yazmışım. Performans kötü. Daha hızlanmalıyım. Ne dersiniz?
5.0
100% (13)